Tugay’a)
hava güneşliydi
ve de sıcaktı
nasılsın diye dokunsam
belki de ağlayacaktı.
Sevgi ile yoğrulmuş yüreği
Damarlarına pompaladığı aşktı
Kader örmüştü ağını
Girdi bir güzelin gönlüne
Sevinci ayaklarına vurmuştu
Yürümüyordu sanki
Neredeyse uçacaktı.
Umutlar geleyana gelmişti
Heyecanlar dorukta
Ve düğün vardı ufukta
Hayalin sınırı yok ki
Gönül sarayını kurmuş
Prensesini de oturtmuş tahta
Ve hatta
Çocuklarına isim bile bulmuştu
Kız olursa Şirin
Erkek olursa Ferhat koyacaktı.
Nereden bilecekti ki
Prensesini doğuranın
Ve anne demeğe hazırlandığı kadının
Kalbi kararmış
Bahtı kararmış
Her şeyiyle karalara bürünmüş
Kara basan gibi
Karşısına çıkacaktı.
Musibetti bu
Bir belaydı
Ya kahırdan dağlara çıkacaktı
Yada içine ata ata
Sıkıntıdan genişleyen kalbi
Yanardağdan beter
Patlayacaktı.
Ölüm mukadder elbet
Bir gün herkesi bulacaktı
Belki de kimisi için ölüm
Izdırap ve sıkıntılardan kurtuluş
Dertlerin bitişi
Hasretin ve ayrılıkların
Sona erdiği bir başlangıç olacaktı.
Ey Rahmeti gazabını geçen Rabb’im
Senin için zorluk yok
Kalplere de hükmeden sensin
İstediğine
İstemeden de verirsin
Kalpleri karalara
Yürekleri katılara
Sevgi ırmaklarından bir nebze olsun akıt
Dile gelsin zalimler
Coşsun sevenler,sevilenler
Tutuşsunlar el ele
Versinler gönül gönüle
Hicret etsinler güneşe.
Osman Erdoğmuş
Aşk İklimi
kitabından alınmıştır
Kayıt Tarihi : 8.1.2006 23:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!