Ben, en çok güneşin ve ayın mürekkebini sevdim
Saçlarından anlağıma atlayan.
Bir ilk yaz kelebeği
Bir yudum öpücük gibi
Benim olan.
Sen sen ol her sabah kapıya çık
Onları topla.
Dün kozalak avladık ya ormanda
Çamların ve göğün cin doruklarını
Eve gelince
Rakının yüzünü ağarttık hani
Ne iyi oldu:
Şimdi göğün yedinci katında turluyor naralarımız
Biz mi kanat taktık düşlerden
Yoksa çamların çengileriyle mi akraba olduk
Bilemiyoruz şimdi.
Küçümen sözlerle tut elimi
Alçak tepelerin papatya gözleri gibi
Az açılmış ve acemi
Sonra ben Nasuh Mahruki değilim
Ne Aladağlar’a ne Everest’e zirvem yok
Avlağım:
Kendi halinde bir yarımadanın bir kalender tepesi
Ve dizlerimde yarım yol yekinme
Sen sen ol büyük viteslere çağırma beni
Unutma:
Çelimsiz çayların kumu daha değerlidir.
Kapıya çık diyor gökyüzü, kapıya
Yanaklarını güneşe sür ve bekle!
Ali Tekmil / 25.08.2005 / Urla
Ali TekmilKayıt Tarihi : 17.9.2008 12:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!