YAN YANA YÜRÜYELİM
Hadi gel bir sonbahar gününde
Yine yan yana yürüyelim o caddede
Ne üstümüzde lise forması olsun
Ne de sabahın o kör vakti olsun
Ama biz yürüyelim yine yan yana…
Rüzgâr hafiften dağıtsın saçlarını yüzüne doğru
Ücra bir koyakta başaklarla dans edercesine,
Sonra bir orağın kucaklaması gibi ekini
O erişilmeyen, o tanrısal ellerinle topla kakülünü
Bir küfür savur poyraza,
Bir de karşıdan gelene ne bakıyorsun diye (herkimse)
Bana haklı olduğunu ispatlamak istercesine
Bahaneler sun yine
İstersen;
İstersen hiç bıçak açmasın ağzımızı
Aynı yöne giden iki yabancı gibi
Hiç konuşmadan yürüyelim yan yana…
Biz yürüdükçe bir ömür misali uzasın kaldırımlar
Senin üstünde vazgeçilmeyen esmerliğin olsun,
Bir de,
Benim eksilmeyen gülümsemem yüzümde,
Dostlar selamlasın bizi yürürken birlikte
Dostlar, vardı ya hani anımsarsan
Bizi birbirimize yakıştıran dostlar….
Duvarların ölüm kokusu gitsin artık
Dizginlenen mutluluklar kırsın zincirini
Silah bıraksın tüm hüzünler son defa
Ve biz darda olsa bu cadde yürüyelim yine yan yana
İşte bu kederlerin intiharı olsun her cephede
Üstelik hangi mevsim olursa olsun Göksu’nun teninde
Mutluluğun rengi taşkın bir sel gibi
Zapt etsin artık Silifke caddelerini hüznün yerine
Biz yürürken yan yana işte o meçhul caddede….
13.0302007
Kayıt Tarihi : 31.5.2007 21:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!