Kiremitlerin üstünde dolaşan o gençlik
O çıplak ayaklar yoktu artık- anlıyordum ben bunu.
Sahi, sonbahar nasıl gelmişti?
Kışın götürdükleri neydi?
Bahar neyin yıldönümünü kutluyor olabilirdi?
Ah bu yaz, bunaltıcı derecede tepemizde niçin dolaşıyordu?
Kibritlerin yanıp söndüğü bir çağ geride kalmıştı artık- anlıyordum ben bunu.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.