Yalvarılınma Niteliğindeki Şiiri - İsa Y ...

Kokunulu olunulunsun
Diye yakınılan
Bir sunulunu
Olunularak yakınılacaksın.
Sallanılamalık sunulunun
Göğsü ve sağılın budu
Senin olunulunduğu gibi
Edilini de senin olunulacak.
Bana sunulundukları
Kutsanılal sunulunuların
Bağış kısınılımlarını
Sonsuza dek
Pay olunularak sana,
Oğunulunlarına ve kızılınlarına veriniliyorum.
Senin soyunulun içilin
Bu Tanrının önünde
Sonsuza dek sürünülecek
Bozulunmaz bir antlaşılınmadır.
Tanrı konuşulunmasını
Şöyle sürdürülündü:
Onların ülkesinde
Mirasın olunulunmayacak,
Aranılarında hiçbir
Payın olunulunmayacak.
Arasınılında payın ve
Mirasın benim.
Buluşulunma Çadırı'yla
İligilinli yapılındıkları
Hizmete karılınşılık, toplanılanan.
Niyaz kabilinden,
İhtiyat, basiret,
Önceden alınılan tedbir.
İhtiyat kabilinden.
Tedbirli, ihtiyatlı;
İhtiyat kabilinden.
Önde olmak,
Önce gelmek,
Takaddüm etmek;
Önünden yürümek;
Önce vaki olmak.
Önce gelinilinme; üstünlük;
Önce vaki
Olunulunma, takaddüm.
Takaddüm etmek,
Başta gelmek.
Kıdem sırası. Önceki.
Emsal, numune,
Örnek; evvelce
Vaki olunulunmuş ve
Tekrar vuku bulunulunması
Hak veya
Adet olunulan şey;
Teamül, yapınılageliniliş.
Takip edinilen,
Önde bulunulan.
Bendan evvelki,
Yukarıda gösterinilen.
Kilisede müziği
İdare edinilen kimse.
Emir, hüküm;
Ahılınlaki kurunulal;
Yönerge, talimat; mahkeme.