cumartesi geceleri
“Çınar Sineması”na giderdik.
diğer günler öğretmenler tığlarlardı
Çınar Sineması’nda; “İbo” diye biri
fahiş fiyata, tane ile sigara satardı,
“-başka param yok”
ya da elindeki parayı uzatıp
“-olmaz mı” diyenleri biletsiz içeri alırdı
sinemanın yan tarafındaki çıkış holünde
sigara içilirdi
'beş dakika ara'larda,
gong vurup, ışıklar sönüp, film başlandığında
koridoru arşınlar baştan sona,
elfeneriyle ikaz ederdi
yerine oturmayanları, ayçiçeği çıtlatanları
“-gözüyün yaşına bakman, atarın dışara” diye
tehdit eder sigara içenleri
avuca gizlenerek sömürülen sigaralar
“-tamam abey” diyerek söndürülür, o gidince
olmakdık küfürler edilir İbo’ya
kendine her nev’iden sövüldüğünü
çok iyi bilirdi aslında
“-beş dakka ara
bi cığara dola” larda
parolalaşanlar kaçak girmek için hazır beklerdi
çıkış kapısı çaktırmadan açılırdı bir ara
birileri kaşla göz arasında
tuvaletlere intikal ederdi
ikna olduk bir cumartesi
Şaban abinin peşine takıldık
karanlık ara sokakta pusudaydık,
çıkış kapısına odaklandık,
çok sürmedi çıkış kapısı hafifçe aralandı
daha ilk maceramızda İbo,
Şaban abinin yakasına yapıştı
yüzünden ateş çıkarttı
izimizin üzerine geri döndük
eski sinemaya kadar kaçıştık,
yanağına bastırdı ellerini
aldırmadı yaşına-başına
elinin tersiyle sünger çekti göz yaşlarına
köşeyi dönünce
“-ben sana bunun hesabını sorarım hadi
…………” diye
ana-avrat küfretti
teselli kaç para
eve gelene kadar konuşmadan
büyük ve hızlı seri adımlarla,
birbirimizin yüzüne bakmadan
ana-avrat sövdük İbo’ya,
içimizdeki gülme iştahını içimize attık
ışıkları açmadan yattık
yüksek sesli plaklar çalınırdı
suyu kesik olurdu lavaboların
ve iğrenç izmarit kokardı
bir gong sesiyle itişerek içeri dıkılınır
birbirine rabdedilmiş sıra sandalyelerde
yer kapılıp ıslıklar çalınır
ışıklar söndüğünde
film koptuğunda
bir el feneri ibonun elinde
sigara içen uyarılır anında
olmadı dışarı atılır yaka-paça
parolalaşıp kaçak girenler
İboya yakalanıp dayak yiyenler
birbirinin aynı filmler
ağlasa da, sevinsede aynı tonlu
Hülya Koçyiğit’li filmler
Yılmaz Güney cezasını verir, sererdi beşini onunu
ve yetişirdi polisler
Kayıt Tarihi : 11.1.2007 15:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!