Yalnızlık
Soğuk bir sonbahar sabahı
Üşüyen ellerimin soğukluğudur, yalnızlık.
Dökülen yapraklar savrulurken etrafa
..
Yalnızlık zor zanaat...
Klasik sokak jargonuyla tanımlanan ve şehir efsanesiyle bütünleşen "hayat okulunda" öğreniyorsun "yalnızlığı" ama diploması yok, sınıfta kalmak da yok, öğreneceksin alışacaksın başka yolu yok çünkü...çırak, kalfa falan da olmuyorsun, direk ustalık belgeni alıyorsun, çünkü ya yalnızsındır ya değilsindir ortası yok bunun...
Kimi sonradan, kimi anadan doğma yalnızdır. Kimi tek başına, kimi kalabalıklar içinde yalnızdır. Kiminin kendi tercihidir, kimi ise yalnız bırakılmıştır...İşte en acısı ve içine oturanı da budur; "sevdiklerinin tarafından yalnız bırakılmak"
Çaresi sende değildir çünkü, elin mahkumdur sevdiğin tarafından hapsedilen yalnızlığı çekmeye...
Çekersin çekmesine de, "yalnızlığı yalnız çekmezsin" içinde büyüttüğün bu yalnızlık zaman ile birlikte döllenip bir çok şeye gebe kalır, hataları, yanlışları ve bazen günahları doğurur senin kapına bırakır ve çekilir bir kenara ve seyreder sonra seni zafer edasıyla...
..
Yalnızlık aramak ihtiyacıdır şayet
Yılmayıp bıkmadan ilelebet
Yalnızlık zamanı eritmek değil bence
Kaybolmadan yol almak zaman tünelinde
Yalnızlık,yalnızlığın içinde sessizlik
Yüreğimi saran korkunç bir eziklik
..
Gelsen dünyama, yalnızlık gider.
Gelmezsen, yalnızlık nasıl biter.
Gelirse, bit artık yalnızlık.
Geliyormuş, git artık yalnızlık.
..
Yalnızlık zehirden farksız yalnız içtiğim
Köşemden bakıp aleme göz gezdirdiğim
Yalnızlık anam gibi sütünü emdiğim
Sevgilim gibi benim olsun istediğim
Yalnızlık her nefeste içime çektiğim
Bir bahar havası,çoktandır özlediğim
..
Kalabalığın arasında sessizce kaybolan
Yalnızlık benim...
Başarıya ulaşma çabaları içinde usulce yok olan
Yalnızlık benim...
Kartanesi gibi gittiği yere bir kez uğrayan
Yalnızlık benim...
Ve ben, ben yalnızlığın tam kendisiyim
..
...........YALNIZLIK NEDİR
Yalnızlık sersemce nefes alırken, farkına bile varmamak ve farkına bile varsan sersemce nefes almaya devam etmektir.
Mercan BİRCAN
Yalnızlık mı; tavanın çökmesi tepene...duvarların adete bir mengene gibi seni sıkıştırması.... kalbinle beyninin zıtlaşması...yada bembeyaz anlamsız bir boşluk..
Serseri GÖNLÜM
..
Ne ihanet etti,ne de terketti.
Gitmedi ömrümden,ömrüm yalnızlık.
Sarıldı sımsıkı,yar sarar gibi.
Yaralı gönlüme,gönlüm yalnızlık.
Görmedim kimseden,böyle vefayı.
Beraber çektik nice cefayı.
..
Gizlenmiş,karışmış çem-i giryeme,
Gözümden gönlüme akar yalnızlık.
Endülüs’e vurgun Tarık misâli,
Bütün gemileri yakar yalnızlık.
Ferhat’ım, saçımda sevdanın tozu,
Külüngümde gizli vuslatın yazı.
..
Yalnızlık ruhumu kemirdikçe kemirdi
Yalnızlık belki de Allah'tan bir emirdi
Yalnızlık çürümez paslanmaz bir demirdi
Yalnızlık bedenimi cehenneme çevirdi
..
Yalnızlık koca bir boşluk,yaşasanda bir yaşamasanda
Sensizlik,koca bir yalnızlık,günaydın olsada bir karanlık olsada
Doğarsa gözlerin karanlığıma,aydınlık olur heryerim
Yalnızlık işte rüyada,sayıklasanda bir sayıklamasanda
..
Yalnızlık,
Kanıttır koca dünyada güçlüyüm diye
Daldaki yaprak gibi tutunur düşeceği güne kadar
Yalnızlık yalnız
Zamandan önce
Yalnızlık yalnız
Hastalığın deminde
..
Upuzun seneler boyu ortağım
Hep sen oldun, inan bana yalnızlık
Bitti ”ömür”, artık geçmede çağım
Beni yalnız bırakmadın yalnızlık.
Seninle güldük,ağladık çok kez
Her şeyimi paylaştın sen yalnızlık
..
Yalnızlık.. Bir zaman sonra zorunluluk olmaktan çıkıp tercih olmaya başlar. Onlarla olduğun zamanlarda başına gelenler öyle acıtmıştır ki canını, haline acıyan beynin ya da Tanrı bir savunma mekanizması bahşeder sana. Adı da.. Tercih edilmiş yalnızlık. Bilirsin aslında, hatta hep anlatırsın da. Herhangi bir savunma mekanizmasının hiçbir asıl problemi çözdüğü görülmemiştir ama delirmemek için de onlardan başka dayanacak bir şey yoktur. Gittikçe nur topu gibi bir hastalığa dönüşür bu hal ve tuhaf bir şekilde kendini iyi hissettiğin bile olur bunun sonucunda.. Paranoid kişilik bozukluğu. Paranoid kişilik bozukluğunda gittikçe etrafındaki diğer insanlardan uzaklaşan kişi yakın ilişkiler kuramaz hale gelebilir. Kişinin duygusal anlamda yakınlık kurması özellikle kaçınılan bir olgu olarak görünür, çünkü duygusal yakınlık kendisini muhtemelen incitmeye ve kendisine zarar vermeye niyetli olan diğer insanların eline verilebilecek olan bir kozdur. Kontrolü elinde tutmak isteyen ve böylece diğer insanlardan zarar görmeyeceğini düşünen kişi, etrafındaki olası yakınlıkları bozmak için gerektiğinde açık bir şekilde kızgınlığını göstermeye ya da yalnızlığını bozacak herhangi bir girişimi açık bir şekilde püskürtmeye odaklanmıştır. Bu durum yalnız bireyin bir müddet sonra yalnızlığını kaybetmekten korkması ve yalnızlığını bozabilme ihtimaline sahip olabilecek insanları derhal defetmeye çalışması semptomuna yol açar. Saf yalnızlık, bir müddet sonra saf kontrol anlamına gelmekte ve tehdit edici olabilecek bütün unsurlar yalnızlıkla ortadan kaldırılabilmektedir. En uç noktalarda yaşanan büyük özerklik ihtiyacı, paranoid kişilik bozukluğu semptomları gösteren kişinin kimseden yardım almadan yaşamaya çalışmasını da böylece açıklar.. İyi halt eder..
..
Yıllardır yaşıyorum Gurbetlerde
Adını arıyorum sensiz bu yerlerde
Yalnızlık, yalnızlık.
Yıllardır sensiz yaşadım bu ellerde
Gurbet çekilmiyor, sen orda ben bur da
Yalnızlık, yalnızlık
Hep hayal kurdum, sensiz buralarda
..
Yalnızlık bir ormandır geçtiğim,
Alacakaranlıkta ağaçlar orman kalabalığı.
Yalnızlık dinletir bana adımlarımı.
Yalnızlık bir ormandır geçtiğim,
İçim ürpererek bilinmeyene giderken.
Yalnızlık bir mirastır sevmekten.
..
EY YALNIZLIK! YURDUM YUVAM YALNIZLIK
VAHŞİ GURBETEKİ YALNIZLIK...
Ey gurbet O kadar uzun ve vahşi yaşadım ki senle
GÖZYAŞLARIMLA DÖNMEK MÜMKÜN DEĞİLDİ SANA
Ey yurdum! .Şimdi beni bir ana gibi parmaklarınla korkut; bir ana gibi bana gülümse..
Ve deki bir zamanlar bir kasırga gibi benden uzaklaşan kimdi
..
Yalnızlık dipsiz kuyu…
Kumaşı gözyaşından…
Kökü hüzünden…
Yüreğin kıyıya vurmasıdır yalnızlık.
Yalnızlık tene yapışan benin intiharı…
Yalnızlık uzuvların birbirine küsmesi…
..
Yalnızlık bir koydu,
denizin karayla birleştiği. Sakinliği gözleri ıslatan, bazen ay ışığının denize karışmadan öylece beklediği ve kendinle muhabbet etmenin deliliği yada unutamadığının hayali yanında bir alkol ekşiliğiydi yalnızlık...
Yalnızlık bir koydu!
Yolumu bulamadım. Her yolun sonunda bir çift göz, her gözün içinde yine kendimi gördüm. Şafak sökerken üzülürdüm. Şimdi şafakla beraber geri geliyor özgürlüğüm...
..
Sormadın bir kere gönlüm ister mi?
Kapattın hücrene beni yalnızlık.
Geceler gündüze bilmem döner mi?
En güzel yılları çaldın yalnızlık.
Adını bilirdim tanışmamıştım,
Davet beklemeden geldin yalnızlık.
..