Bir ben mi suçluyum düşlediklerimden ötürü, yoksa bana dair değil mi bu yaşananlar, gergin akşamların hüznümü olmalı gözlerimin içinde her dem, böyle mi mutlu edebilirim ancak sizleri bilemiyorum ki.....Ne geçmişimin hızlı gecen günlerinde nede durgun, durağan senelerimde hissetmedim böylesi yalnızlık korkularını, hiç düşünmemiştim bir gün böyle bir başlangıç yapacağımı, dört gözle beklediğim sevdanın arka sokaklarında, evet..Arka sokakları diyorum, karmakarışık bir caddenin arka sokakları, izbe ve vıcık vıcık yalnızlık kokuyor, neden burada olduğumu ve kimin layık gördüğünü bilemiyorum, hakketmediğim bir şey olduğunu düşünmekten yoruldum ama bunu kime ve nasıl anlatacağım, ..etrafıma bakındığımda yok ki yanımda yöremde, gözleri kalmış aklımda çaresizce....Neden bu terk ediş apar topar, nasıl bu şekilde bırakabildin beni sessiz sedasız, ardında bıraktığın yaşanmamış sevgilerin iç kırıklıklarıyla yapayalnız kalakaldım, hiç mi sevmedin beni, hiç mi düşünmezsin
Kendi halinde akşamların sessizliklerinde, ne yaparım, nasıl yaşarım hiç düşünmez misin....
Keyifle içilmiş bir sigaranın terkedilmişliği gibi bir şey bu, içilmiş ve söndürülmüş, az önce verdiği keyif unutularak,
..
Yalnızlık üşümek miş, bazen ona sarılıp uyumak, bazen omzunda ağlamak mış!
Yalnızlık asıl ölüm müş! Dikişsiz kefeni giymek,
Azraile teslim olmak mış! Bazen sonsuz hülyalara dalmak.
Olmayacağını bile bile dua etmek miş!
Sevilmediğini istemediğini bildiğin halde kapısını çalmak mış!
Yalnızlık onsuzluğun zindanlarında çürümek miş!
..
Yar tanesi...; geceler sessiz, düşünceli, hayal ve rüyalar kenti olur hep. İşte ben, o sessizlikte düşüncelerde, hayaller ve rüyalar kentinde çok günlerim, aylarım, yıllarımın dakikaları hep ağır, madur, yalnızlık içinde sokak kaldırımlarının bozuk taşları üzerinde sade, meftun bir halde, divane bir eda ile güzel hayaller kurmaya başlarken sesler gelir kulağıma, fısıltılar, bağrışmalar, feryatlar. Durmak bilmez o sızının sebebi, bir tanem bilinir mi? Güzel düşler kurarken hep o anlaşılmaz karanlık şehirde gezdim ben. Belki Mecnun da gezmişti böyle benim gibi, Leyla - Mevla diye yanarken.
Yar tanesi...; bu şehirde kapılar her gün çalınır postacı tarafından, insana umut ve neşe vererek.... Gayri bu güzel tablolar çoktan indi duvarlardan. Köşe sokağı altı numarada kapısı iki kilitli, yeşil perdeli, küçük camlı pencere denize nasıl dalgın bakıyorsa ben de oturmuş dalgın, ufuktan doğan yeni sabah güneşini, üç dalgalı radyomdan gelen hafif müzikle, düşlere, hayallere dalıp, seyrediyorum. O, umut ve neşe veren, her gün bu saatlerde geçer buralardan yukarı mahalleye doğru.... Uğrak verir mi hiç kuzey kutbunda ıssız bir adaya, bir sandal, bir gemi. Hüzün çökerse içine, inan çıkmaz bir daha. Sarar her yanı, boğar belki, yalnızlığa iter. Yalnızlık nedir, nasıl olur bir tanem. Koca dünya içinde, insan selinde...!
Kar tanem...; karanlıkta sonsuza baktığımda, karmaşık duygularımı, hayallerimi, kitaplarda anlaşılmaz denklemlere baktığımda, ayrılığı, yalnızlığı anımsarken gökte uçan beyaz bir martı görsem, daha yeni tomurcuklanmış gül, açmak için sabırsızlıkla baharı bekleyen papatyaları görsem, hep seni, hep umutlarımı, hep kavuşmayı düşünüyorum. Dışarıda kar yağıyor, sokaktaki insanlar nasıl da üşümüşler. Ellerim cebimde düşünüyorum seni. Kar ne güzel de yağıyor, ne güzel, bembeyaz tenin gibi.... Öptüğümü kimse görmesin.
..
Sensizlikten başka bir yol yok bu aşkta
Ya ölüm var ucunda ya da sensizlik
Ya yaralı bir yürek var sonunda ya da sensizlik
Ya yalnızlık var yanımda ya da sensizlik…
Hasretinden başka bir yol yok bu aşkta
Ya gözlerin var aklımda ya da hasretin
..
yalnızlık deli saçması
dağıtır seni
her eşyan bir yerde
gölge düşse duvara onunla konuşursun
bir gören olsa güler haline
yalnızlık karışık düzen
..
Eeey yalnızlık,
Benim sadık dostum,
Yalnızlık
Ne kadarda seni istemesemde,
Beni yalnız bırakmadın
be dostum
yalnızlık
..
sokaklarında
yalnızlık dolaşıyor bu şehrin
büküyor boynunu
büküyor yalnızlık
aşklara küsmüş
hüzünbaz bir devin
..
Mutluluk sensin, mutsuzluk da. Su şırıltısı da sensin, boğulmak da sensin. Bir çocuk sevinci yaşarım yanında. Her daim can diye dolaşırsın damarımda. Ey sevgili beni lüks arabalar içinde görmek istersin. Dersin ki bu araba bile sana yakışmaz, sana jip almalıyım. Kafanı sen benle bozarsın, ben seninle. Ey sevgili bizi kim tamir edecek söyler misin? Beni gülümserken seversin ama dersin ki ben senin kötü tepkilerini, kusurlarını ve yanlışlarını da özlerim. Beni mutlu etmek için İstanbulun Vefa semti kadar güzel, Bebek semti gibi şirin olursun. Bana ağaçları gösterirsin, masmavi elbisenin ışıltısı yapraklarında ışık oyunu oynarken. Bana çiçekleri gösterirsin, yüzün bir gül yaprağı gibi parlarken. Ey sevgili varlığın yeter bana. Ben ne jip isterim ne de deriden koltuklar. Yeter ki hayatımın dikiz aynasında sadece sen ol. Bütün yollarım sana doğru gelsin de ayaklarım çakıl taşlarıyla ezilsin mühim değil. Bir gülüşün en pahalı mücevherden daha değerlidir. Senin için acı çekmek benim için kıymetli şeydir. Ey sevgili bırak dünyanın avam isteklerini. Ne araba isterim ne de saray. Çünkü bu dünyada canım sensin. Söyle sevgili candan daha kıymetli olan şey nedir? Seni seviyorum derken yüreğim bir çocuğun kalbi gibi sevinçlidir. Bu sevinç bütün dünyanın hazinelerinden daha değerlidir. Yüzüne bakmak, seninle konuşmak sandalyeden inip tahtta oturmaktır. Seni sevmek en büyük sultanlıktır. Yaşamak bir, iki, üçtür. Seninle olmak geçmişle geleceği badem şekeri yapmaktır. Geçmişim bir şeker tadı verirken damağıma, geleceğim bir badem tadı gibi beklemektedir. Seni sevmek dudakları şapırdatmaktır. Seni sevmek parmak uçlarını yalamak, dudakları emmektir. Öyle bir tat katmaktasın ki hayatıma, her gün paket dolusu hediyelerin ellerime doldurulması gibi mutluluğa doymaktayım. İyi ki varsın derken iflas etmiş bir kişinin kıyıda köşede para bulması gibisin demek istemekteyim. Benim zenginliğimsin ve kurtuluşumsun. Yalnızlık ellerden belli olur. Sen benim ellerimi aşkınla dolduransın. Yalnızlık yatağın soğuk olmasıdır. Sen benim gündüz güneşim, gece neşemsin. Seninle unuturum kendimi ve yokluklarımı. Tüm varlığınla hayatımdasın. Bırak jipleri, otomobilleri. Yürek direksiyonum senindir. Sür beni aşka. Kimse yetişemezsin hızımıza.
..
Yalnızlık tek başına kalmak değildir.
Bazen kalabalıkların içinde de yalnızsındır.
Çünkü yüzlerce insanın içinden
bir tanesi bile kalbine dokunamaz.
Asıl yalnızlık herkes varken
hiç kimsenin olmamasıdır.
..
Yalnızlığın sesini duymadın sen hiç,bilmezsin.
Kara gece kanına işler insanın.
Son nefesteki bilinmez huzur gibi,
Ağır matem havasında bir ağıt belki.
Belkide; Bir martının kulakları yırtarcasına delip geçen çığlığıdır yalnızlık.
Hani,hani bir yerlere gitmektesindir ve
Son bir veda için insanlara bakarsında,
..
Dostlar; Öyle garip bakmayın
Ben.., yalnızlık mahkumuyum.
Ne, siz bir şey sorun; ne ben söyleyeyim,
Kader çizmiş yolumu; Ben.., yalnızlık mahkumuyum.
Sevda yolum kapanmış,
Açmak istiyor açamıyorum.
..
Yalnızlık içimde batmış bir gemi
Gözlerim yaşlarla çevrili ada
Gün olur bir gemi alır gölgemi
Gönlümün limanı bomboş olsa da
Uzaktan bir çığlık bana el eder
Sessizce dokunur kalbim sesine
..
Yalnız bulut rengi,
Ayazda gözüme çarpan
Yalnız, yalnızlık
Ve kessem de soluğunu hicranımın,
Yoksun.
Yalnız yalnızlık
..
Kaderimde bir yazı ki aşılmaz
Çırpındıkça çırpın sonuç alınmaz
Yazı demekle teselli olunmaz
Dünyanın içinde teksin; yalnızlık
Konuşursun muhabbetler boşuna
Her söz kurşun; yara açar bağrımda
Manalı bakışlar tamda karşımda
Dünyanın içinde teksin; yalnızlık
Karşıma diksem hedef tahtası
Tam ortası tatmin etmez başkası
Yıkılıp tarihe sayfa olası
Dünyanın içinde teksin; yalnızlık
Yakında olanlar dahi uzakta
Bir çoğu var da sen yoksun tuzakta
Tedbirler alsınlar seni yazak da
Dünyanın içinde teksin; yalnızlık.
Takıldın mı nefse; daha hoş ölse
Hepsi nafile konuşup da gülse
Yaşarken mezar arzular senle
Dünyanın içinde teksin; yalnızlık.
Ancak muminler kardeştir kur’an-da
Kenetlenmek emir dahi olsada
Menfaat silahıyla tam karşıda
Dünyanın için deteksin; yalnızlık
Selam bile kürke verilir halde
Dostluk yalandan dolaşıyor dilde
Her kulun bağrını yakan közsünde
Kimseye ses etdirmiyon; yalnızlık
..
Sormadi hiç kimse halimden haber
Ben ile yalnizlik kaldik beraber
Insanlar pul için yolda? olurmu?
yapmi? dir yalnizlik gönlümü keder
..
Gözyaşı değildir yürek acısı
Kimlere anlatsam anlar acı yaşımı
Kuşlar konmuş paylaşmışlar aşımı
Yalnızlık öyle garip, öyle burukmuş insan, anlatamadım
Paylaşmayı denesem başaramadım
Başımı yaslayacak omuz bulamadım
..
Gel hadi ey azı dişli yalnızlık...
Bu gece ben çağırıyorum seni...
Hiç Korkmuyorum senden şu an...
Hadi gel sıkıysa parçala düşlerimi...
Benden koparacağın ne varsa atım...
Aşkmış sevgiliymiş çıkardım düşümden...
..
Sen yalnızlık nedir bilir misin sevgili..?
Yalnız sen olman mıdır yoksa
Yalnız sen olmak mıdır..?
Yalnız, benim demen miydi yoksa
Yalnız benim, demek miydi..?
..
Gri bir yalnızlık çöküyor akşamlarıma
Bir yabancı bu yalnızlık
Şehrin gri sokaklarında kaybolan
Bulamayan bir türlü adresini
Amaçsız sağa sola koşturan
Ve tüm ışıksız bulvarlarda
Herkes sözbirliği yapmışcasına
..
Yalnızlık nedir bilir misiniz siz?
Ya sevgisiz büyümek nasıl bir duygu?
Hiç tavsiye etmem.
Herkes kaçar, yalnız olayım diye
Ama sonra aç kurtlar gibi saldırır.
En kalabalık yerlere
..