Tek başınasın.
Özgürlükler de senin,
Kuyruk olmuş acılar da.
Nerde akşam, orda sabah,
Gel keyfim gel.
Gelmiyor.
Aldığın fazla alkol gibi,
Devam eden eğlence gibi,
Sıkıntıları aynı özgürlüklerin.
Çözümsüzlükler dünyan,
Kavuşunca özgürlüğüne,
Saldırıyor acımasızca,
İnadına inadına.
Beynini tırmalıyor,
Canını acıtıyor,
Acıların hiç dinmiyor.
Adını sen koy.
Ne dersen de.
İster yalnızlık,
İster yoksulluk.
İhanetin acısı az mı?
Boş ver,
Barış gitsin.
Barış acılarınla,
Alış acılarına.
Elin kolun bağlı,
Kimin umurunda?
Sana açık kapı
Yalnızlık Sokağı’nda.
Kayıt Tarihi : 13.9.2012 18:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
CANIM KIZIM Kimler geldi, kimler geçti bir bir. Hani şimdi nerdeler? Hangisi vefalı olabildi yalnızlığım kadar? Boş ver. Ben senin kafanı karıştırmayayım daha fazla. Annen mi? En vefalısı O idi. Otuz yıl dayanabildi. Az değil. Merak etme sen. Rahatım iyi. Önceleri, tatillerde sıkılıyordum. Sağ olsun; kumrular, serçeler hallettiler bunu. Hele köpekler. Evin dışında en can onlar. Evin içinde mi? Kapıdan adımımı attığımda ilk radyom karşılıyor. Takılıyorum ona, geziyorum oradan oraya. Duvardaki saat bile arkadaş oluyor dostça tik-taklarıyla. Velhasıl gidenlere inat, içeride radyom ve kitaplarım; dışarıda köpeklerim ve kuşlarımla, bir de, genlerime kadar inen yalnızlığımla, gül gibi geçinip gidiyoruz. Hoşça kal canım. Seni çok seviyorum. Öptüm.
Boş ver,
Barış gitsin.
Barış acılarınla,
Alış acılarına.
Elin kolun bağlı,
Kimin umurunda?
Sana açık kapı
Yalnızlık Sokağı’nda.
TÜM YORUMLAR (8)