Yanık kokuyor dünya!
Sokak başlarında yağmurlar bekliyorum,
Yetim çocukların gözyaşlarını,
Yıkasın diye bir dua,
Kan ortasında secdeye duruyorum
Ruhum, delik deşik gülümsüyor sonsuza.
Gözünün akı avuçlarında kurumuş,
Donmuş bir bebeğin ayak ucunda.
Yetim pazarından alınma bir hikaye,
Alnına dokunuyorum.
Kopuyor şah damarı yüreğimin,
Yığılıyorum masal ağacının altında.
Yalnızlık kokuyor dünya!
Dilini bilmediğim ağıtlar yakıyorum.
Karanlığın zifiri eşiğine durdu zaman.
Üşümesin diye hayalleri çocukların,
Çıkolatadan hırkalar örüyorum.
Eriyorlar, daha erişemeden sabaha,
Göğe tüten feryadı annelerin,
Vuruyor dualarımı, bedevi bir kimsesizlik.
Çığlık çığlığa dünya, saltanatında sessizliğin.
Kusuyor kan tutan avurtlarıyla.
Muhayyel kardeşliğin, bikes intizarında,
Öksüz girdabına boğuluyorum.
Nasıl bir hayat iliştirebilir ki ellerim,
Ölüm ortasına bırakılan kaderin,
Yalnızlık kokan diyarında?
Kayıt Tarihi : 27.12.2015 22:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!