Yalnızlık bir cana hasret

Yalnızlık
bir cana hasret,
Gönlümde dolaşan
kara bir kurt.

Gecenin derinliklerinde
kaybolmuşum,
Yıldızlarla konuşan
sessiz bir sığınağım.

Sokak lambaları
titriyor uzakta,
Işıksız koridorlar içinde
kaybolan adımlarım.

Yalnızlık, sessizliğin
ardında yankılanan,
Hasretin içinde
kaybolan bir çığlık gibi.

Gökyüzü siyah,
yıldızsız gecelerde,
Beyaz bir kağıda düşen
gözyaşları gibisin.

Rüzgarın ince esintisi
sarar bedeni,
Yalnızlık bir cana hasret,
içimi titreten bir kış rüzgarı.

Gönlümde yankılanan
eski şarkılar,
Anılarla dolu,
hüzünlü bir melodi.

Yalnızlık bir masaldır
anlatılan,
Hasretin içinde
bir peri masalı.

Ayna yüzüme bakar,
yansıyan yalnızlık,
Gözlerimde parlayan
ıslak bir iz.

Gözlerimde biriken
bu damla yaş,
Yalnızlık bir cana hasret,
içimi sarıp sarmalayan bir dert.

Belki bir gün, yıldızlar
düşer gökyüzünden,
Gelir bir umut ışığı,
yalnızlığa son verir.

Yalnızlık bir hasret,
ama umut var içimde,
Belki yarın, belki bir gün,
gelirsin diye bekleyen bir kalp.