Yalnızlığın Uzun Gecesi Şiiri - Ali Arı 2

Ali Arı 2
59

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Yalnızlığın Uzun Gecesi

Boynumda taşıyorum yalnızlığı,
bir ömür süren bir saat gibi.
Her saniye,
geçen bir an değil sadece,
bir ağırlık çöküyor omuzlarıma.
Gecenin sessizliği
bir deniz gibi büyüyor etrafımda,
boğucu, derin.
Duvarlar örülüyor sanki,
görünmez, aşılmaz.
Ben ve dünya,
iki ayrı kıyıda bekleyen yabancılar.
Pencereden sızan solgun ay ışığı,
bir hayalet eli gibi dokunuyor yüzüme.
Hafif bir ürperti yayılıyor içime,
bir zamanlar yaşananların
silik hatıraları canlanıyor karanlıkta.
Uzak bir şarkının melankolik ezgisi
fısıldıyor kulaklarıma,
kayıp bir aşkın,
geçmiş bir mutluluğun hikayesini.
Saatin tiktakları
yalnızlığımın inatçı sesi oluyor.
Her vuruşta
bir parça daha eksiliyor içimden,
bir umut daha sönüyor belki de.
Bekliyorum.
Biliyorum, gelmeyecek.
Ama yine de bekliyorum,
nedensiz bir alışkanlık gibi.
Avuçlarımda kalan
bir zamanlar alev alev yanan bir ateşin
külü sadece,
küçük bir umut kırıntısı hala parlıyor mu,
emin değilim.
Şehir uyuyor şimdi,
ışıkları tek tek sönüyor pencerelerde.
Sadece benim uykusuzluğum
bu uzun gecede
Düşünceler bir girdap gibi çekiyor beni içine,
çıkışsız sokaklarda kayboluyorum.
Yarın da aynı olacak belki,
aynı boşluk,
aynı bekleyiş.
Güneş doğacak,
ama içimdeki karanlık
aynı kalacak.
Yalnızlık,
boynumda taşıdığım bu görünmez zincir,
ömrüm boyunca sürecek olan
o yavaş ve sürekli ritim.
Bir tıkırtı sadece,
ama her tıkırtıda
bir ömür eriyor sanki.

Ali Arı 2
Kayıt Tarihi : 24.4.2025 03:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!