Hey sen! Hey kim!
Kim var orada
İşi nedir kapımda
Gecenin saat 02.30’unda
Kedilerdir desem
Onların hovardalığı tutmaz sanırım
Bu kış günü, eksi 30’da
Ağlayan iki çocuk desem
Bu hiç olamaz, hiç mi hiç ama
Şeytanlar bile sokulamazken
Yanıma yalnızlığımdan korkusuna
08.02.1966 Zorova
Saat: 02.30
“Yalnızlık Gece ve Karlar” dan
Kayıt Tarihi : 18.9.2006 09:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ekmek bittikten sonraki iki günde yaklaşık bir kilo kadar çiğ bulguru arada bir çerez gibi atıştırma şeklinde yiyerek açlığımı yatıştırmaya çalışmıştım.Sobayı bir sabah kalkınca bir de akşam yakıyordum.Ama sobada bir şey pişirmek olanaksızdı.Tezek çok çabuk geçtiğinden suyu kaynatmadan soba sönüyordu.Gazyağı ise tezekten de kısıtlıydı.Tenekenin yarıdan çoğu kış yarı olmadan bitmişti.Gelecek yaza kadar bir daha Karayazıya gazyağı gelmiyordu.Yalnıca haftada bir gün kızakla posta geliyordu.Bu yüzden yemek pişirmede gazocağını kullanamıyordum. Gazyağı tezek tutuşturmada ve özelliklede lambada aydınlatma için gerekliydi.Gerçi lamba en az ışık vereninden yedi mumluktu ama,yakma süresi uzundu. Karayazının 2500 metreyi bulan bir yükseklik ve sekiz ay karlarla kaplı kalması, ulaşımı engellemekte, herşeyin yokluğuna ve pahalı olmasına neden olmaktaydı.Bir aydır kızamık gibi basit bir hastalıktan yüzlerce çocuk ölmesine rağmen, Karayazı'ya ilaç, köylere sağlık ekibi ulaşamamıştı. Kısacası burada doğa insana hala yontma taş devrindeki kadar egemendi.İşte bu ortamda, bu hücre yalnızlığında, neredeyse açlıktan yalnızlıktan düşüncelerimin sağlıklı olup olmadığından kuşkulandığım bir gece yarısına bu acayip ses bir göktaşı gibi düştü.
![Nazmi Öner](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/09/18/yalnizligin-sesi-3-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!