Dört bir yana savurdu bizi ayrılık yeli.
Sarardı soldu benzimiz sonbahar yaprakları gibi.
Aynı gökyüzünün altında,
Yıldızlar kadar uzağız gönüllerin dünyasında.
Düştükçe ömrümüzden takvim yaprakları,
Söndü gönül fanusunda yanan sevgimiz.
Silindi düşlerden hayalimiz.
Işıklı hayatların gölgesinde,
Karanlığa yenik düşmeye başladı Güneş .
Yalnızlığın rıhtımında,
Özlemlerimi alıp götüren suyun kenarında
Mutluluk hayal dünyamın noel babası.
Düşlerim mutluluğu mazide arayan avcı.
Yüreğim merhamete muhtaç ıslak kedi.
Avuçlarımda eriyen zaman
Artırır geçmiş günlerin,dostların özlemini;
Kanatır kabuk bağlı gönül yarasını.
Tuz biberdir yaraya mutlu günlerin hatırası
Yoldan gelen geçenlerin ayak tıpırtısı,
Manasız ses kulaklarımın dünyasında.
Gözlerim dikilmiş geleceğin ufkuna
Sabit ve anlamsız.
Bekliyor dostların, tanıdıkların içten selamını,
Kalpten gelen sıcacık kelamını.
Hayrullah Gülsün
Kayıt Tarihi : 8.11.2020 20:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!