Yalnızlığın yürüdüğü
Sokakta yürüyorum.
Tutmuyor dizlerim, tökezliyorum.
Tutunduğum hiç bir yer
Taşımıyor varlığımı.
Islak taşların, kekremsi kokusu
Yakıyor göz bebeklerimi.
Tuhaf, olmayan şeyin
Ağırlığını hissediyorum.
Yalnızlık yanı başımda
Çirkef bir sevgili gibi
Yapışmış yakama. Korkuyorum.
Korku, neye yarar ki;
Kendimi bırakıyorum
Emanetçi dükkanına.
Yarına bir ümit almaya
Destek eski eskitmişlikler.
Sığ bir gecenin sahilindeyim
Gökyüzü ay ile karanlığa gömülü.
Küskün bir sözcük örtüyor üzerimi
Karanlık dalgalanıyor,
Çarpıyor söylenmemiş sözcüklerin
Tarumar sahillerine.
Bir ölüyle konuşuyorum kendimi
Atıp tutmalardan yakalıyorum
Ben şimdi bir avuç toprağım.
Bağır çağır şimdi yalnızlık.
Tüylerim ürpermiyor varlığınla
Nefesimde tütsen bile
Senli sensizliğimi soyunuyorum.
Haykır, yırtın, kaybettiğin için beni
Yalnızlığım, her çoğul cümlemin
Biricik tekil kişisi oldun bunca zaman.
Biliyorum, sana ölüyorum ama,
Artık sensizliğe gömülüyorum.
Benim yalın, sessiz, çığırtkan yalnızlığım.
Kayıt Tarihi : 6.4.2022 01:05:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Koç](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/04/06/yalnizligimin-agizi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!