Yalnızım
sevcek kadar cok sevilmeyecek kadar
ölecek kadar cok ölmeyecek kadar
özleyecek kadar cok unutulaca kadar
kumlar yıldızlar kadar cok güneş kadar
YALNIZIM..............
ve sen bana ay YAR olmadıkca........
İlhan KılıçKayıt Tarihi : 6.1.2010 11:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlhan Kılıç](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/01/06/yalnizim-264.jpg)
Nedenlerini düşünüyorsun../Neden bu kadar uzak../neden bu kadar sessizlik..ve yalnızlığı zamanın..herşeyin bir nedeni var elbet seni beklemekten../Belki hiç yaşamadığın birşey../belki bir çoğunun sana veremediği kadar fazladan../Kendini saklamıyorsun artık..inandığın yüzün sıcaklığından.. /hiçbirşeyin hayal olmadığına dair sorgulanıyorsun kendince../Birdenbire sona ereceğini düşünmüyorsun artık../ Daha çok, hergün nasıl başlanılacağını../Sevda uzak olsa da ne farkeder../ düşündükçe herkesten daha çok seni..dokunamasa da sana.../öptüğü kadar hayallerinden../ kimsenin anlamayacağı kadar..
Herşey onun yüzünden çizilir yüzüne../anlarsın..
Birçok şeyin muhasebesini yaparsın.. kendince.. /merak ettiğinden yola çıkarak, /daha çok onunla olmak../onunla yaşamak..belki bir dağ tepesinde../belki kıyı kasabasında../onunla paylaşmak birçok şeyi..Birçok kelimeyi..birçok şiiri onun gözünden okumak../Acılarını perdelemek ve unutmak../Yaralarını sarmak daha çok onun yüzünden../nefesinden hayat olmak..Bir hayat olduğuna kendini inandırmak istersin daha çok../Duygularını engelleyemezsin../Bunca yüzün içinde/nasıl onu bulduğunu.. nasıl ona ulaştığını../nasıl denizlerinde fırtınalara yakalandığını../yağmurlarında ıslandığını..Ondan hiçbir an, ayrılmak istemeyişini saklayamadığın gibi içinde../Saklayamazsın aşkını onun gözlerinde../Baktıkça suskun..Seni anladığını bilirsin../seni ne çok sevdiğini..seni ne çok paylaştığını düşünerek.../senden hoşlanır..seni sever inandığın müddetçe../Herşey onun yüzünden çizilir kendi yüzüne../anlarsın..
Kim çıksa karşına../hergünün o olduğunu bilerek..
Sevdiğin bir şarkıyı okumasını istersin..dudaklarından../Bir şarkıyı dinlerken anlam ararsın gözlerinde../Yorgun kalmadıkça aşktan../Her yazılanda, onu anlatan bütün kelimeleri kendine çekersin..Hiçbirşeyin önemli olmadığı zamanlarda../düşledikçe.. /Yanında olduğunu bilirsin../Şiirler yazarsın../Şiirlerinde kendini ararsın../Kimse anlamasa da..sen anlarsın../Kim çıksa karşına, gülüp geçersin artık hayata.. /Hergünün onunla kaldığını anımsadıkça../Yüreğinde..
Eskiyen bu kente../Yağmurla doğar her uyanış..
En çok yaşayan bilir sanırım../Yüzüstü bırakılmış bir yalnızlığın, gecelerini bir aşk yüzünden nasıl terkettiğini../Oysa yalnızlığı da sever insan../Hiç sevmesede yaşadıkça..Şimdi her yer suskun../Sabah yağmurundan sonra..çıkan güneşin yüzünde çoğalıyor insanlar../Yağmur�la yeniden doğuyormuş demek, her kent kendi kimsesizliğine../Caddelerinde, rüzgardan kalan uğultusu dolaşıyor her uyanışın../Herkes birbirine çok başka../ Herkes birbirine çok yabancı../Yalnız biri.. bildiğin gibi..daha yakın sana../Gördüğü tüm yüzlerden../birkez bile geçmeden..
Sana geliyorum umut tarlalarına ' sevdamızın ' güneşini ekerek. Vuslat kelimelerini tozlu raflardan indirip sana geliyorum. Biliyorum, avuçlarında hasretin alazları yanıyor.. Külleniyor vuslatın kelimeleri yüreğinde.. Bekle beni, avuç içlerindeki kör olası yangınları ıslak kirpiklerimle söndürmeye geliyorum. Yürüyorum zifiri uçurumları aşarak. Gözlerin ' gelecek diye ' perdelerin arasında gözyaşıyla ıslanmasın. Ben karanfillerin gülümsediği kuşluk vaktinde saçlarına süzüleceğim. Haydi, saat çoktan gece yarısını geçmiş olmalı oralarda..Uyutamasan da hasreti, ne olur gözlerini kapa yıldızlara.. Ben gelirken, yüzündeki hüzün bulutlarını topla göğünden ve uykuya dalmış ' vuslat ' türkülerini kaldır kirpiklerinden..
Umut fakiri sevdamla kana kana gülüşlerini avuçlarından içmeye geliyorum. Uykular haram sana kavuşana kadar. Geldiğimde bir tutsam ellerini, bir öpsem yüreğini goncalar tebessüm edecek toprağın altından..Güller dökülecek yıldızların avuçlarından..Ah bir sarılsam sana..Rüzgar bile kıskanırdı kavuşmamızı..Sana geliyorum. Leyla'sına ağlamaklı Mecnun yoldaşım, Aslı' sına kavuşması prangalı Ferhat ise arkadaşım oldu bu yolculukta. Biliyorum zaman akmıyor takvimlerin belinden..Saatler gece yarısını çoktan geçse de uzanamıyorsun yatağına..Hissediyorum bana kavuşmadan yatağına sanki çiviler serpiştirilmiş..Haydi, kapat perdelerini..Süzülmesin gözlerinden yanağına doğru ıslak nehirlerin..Mahpusa düşmesin sevda kokan kelimelerin..Bekle beni, geldiğimde cebinde biriktirdiğin gözyaşlarını yüreğimde kurutacağım. Doya doya sarılıp gözlerinde baharları soluyacağım.
Sana geliiyorum yetim cocukların düşlerini sırtıma yüklenerek. Aşındırıyorum vuslat kaldırımlarını..Karanlığı eze eze sana koşuyorum. Aldırma ellerimin titremesine. Kolay mı gözlerindeki solduğum ' hayali ' Cenneti nefesinde hissetmek ? Kolay mı ellerine sürülmüş bahar kokusunu doyasıya içime çekmek ? Kolay değil elbet..Kelimeler anlatamıyor içimde büyüyen heyecanı..Of dizlerim titriyor yine.. Ter basıyor alnımı..Yıllar haince güneşini vursalar da , gülen yüzünü soldursa da acılar ne olur ağlama ne olur..Sabır elbisesini giyin üzerine..Umutlarını kanatlandır karanlık gökyüzüne..Ben senin icin yollardayım..Azığım gülüşün , katığım acıların olmuşken biraz daha dayan gül yüreklim..Geldiğimde ' vuslat ' ateşiyle küllendireceğim arsız sancılarını..Ben sökeceğim takvimlerde asılı kalmış gözyaşlarını..Ne olur taş kundaklarda uyut hasretini..Ne olur silme ıslak kirpiklerini..Ben o ıslak yüreğini ' sıcak umutlarımla' sileceğim..
Yürüyorum karlı dağları birer birer aşarak. Yorulsam bir an, buğulu bakışlarında ' sağır akşamları ' senin yanında karşılamanın huzuruyla dinleniyorum..Of serçe edalı bulutların koynunda yürür gibi sana koşuyorum. Bazen yolunu kaybetmiş yağmur yüklü bulutlar ' vuslatın ' kentini soruyor bana..Bende peşimden gelmelerini söylüyorum..Gögünü yitirmiş kuşları peşime takıp hep birlikte sana geliyoruz..
Sana geliyorken yokluğunu küllendirdim aldığım her nefeste..Hayalimde gözlerini kaç kez öptüm..Kaç kez gül bahçelerinden cicekleri çaldım....Sana geliyorum utangaç ve mahçup bir cocugun düşlerini yüregine sermek için. Gelirken, kaç kez pusulara düştüm. Hor görüldüm karanlıklarda...Öyle zifiri idi öyle katransıydı ki geceler, bastığım her adımda Yusuf ' un kör kuyuları sandım. Lokma lokma acılarını sundular boğazıma..Ne olur üzülme sen.. Gecelerde yakılsa da bedenim ne olur ağlama sen.. Küllerimden saçlarına gülleri motifleyeceğim.Denizlerin dibindeki incileri yüreğine dizeceğim..Biraz daha sabret uykusuzluga ve bu vuslat kokan yalnızlığa.
Uçurum kenarında toprağa kökleriyle delice tutunmuş 'umut çiceklerini ' yüreğimle toplamaya geliyorum. Başını dayayıp bir çocuk gibi utanmadan ağlayabileceğin ' omuz ' olmaya geliyorum.Dilimde Şehrayin türkülerini yakıp kaldırımları aşıyorum..Bil ki, bu yolculuk ' vuslata ' gebe.. Bu yolculuğun sonunda ya karanlıklarına yıldızları dizeceğim ya da saçlarına baharları işleyeceğim..Bu mapusluk, bu hasret bitecek elbet..Kangren gecelerin yoklugumda islenmeden, ak alınlı günlerin karanlığa bürünmeden kelebeklerin sırtından avuçlarına düşeceğim bir çiğ tanesi gibi..
' Sana geliyorum gül yüreklim
Vuslatı senin gözlerinde yaşamak için.
Uçurumları aşıyorum
Gözlerinde ' hayali ' Cenneti solumak için.'
TÜM YORUMLAR (1)