Çocukluğumu yaşadığım;
O uzak şirin köyde,
Çam ve ladin ağaçlarıyla kaplı,
'Karanlık Dere'ormanında.
Uzun.narin ve ince;
Bir kaya vardı.
Köylüler ona.
'Yalnız Kaya'derlerdi.
Harcı cennetten getirilmiş,
Melekler eliyle inşa edilmiş,
Diye söylerlerdi.
Çin Seddi gibi,
Geçit vermez;
Erişilmezdi doruklarına..
Kartallar yuva yapardı burçlarına.
Üzgün,mutsuz ve de yalnız olduğumda;
Ya da gereksinim duyduğumda,
Bir serin yere,
Koşar sığınırdım eteklerine...
Yanan ateşli başımı,
Yaslardım soğuk göğsüne,
Serin.ılık bir duygu;
Akardı yüreğime...
Ünlerdim avaz avaz,
Ağlamaklı sesimle:
'Yalnı Kaya seni seviyorum! seni seviyorum! diye.
Sesim çarparak yalçın kayaya,
Yankılanırdı:'seni seviyorum! seni seviyorum! '
Diyerek geriye.
Ayrıldığımdan beri,
O uzak,şirin köyden,
Bu ateşli ve hummalı başım,
Yalnız Kaya kadar,
Şefkatlı bir omuza yaslanmadı.
'Seni seviyorum'diye inleyen sesime,
Yalnız Kaya gibi,
Cevap veren olmadı...
23 Nisan 2005 Üsküdar
Kayıt Tarihi : 20.11.2005 18:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!