yalın gecelerin bayağı keskinliğinde
insan, kendine fazla yakındır artık;
kaçacak bir mesafe kalmaz,
düşünce bile çıplak ayak basar zemine.
zaman, bir alışkanlık gibi dolaşır odada,
ne dosttur ne düşman,
sadece tanıdık
en yorucu olan da budur.
sorular birikir,
cevaplar değil;
çünkü bazı hakikatler
cevaplanmak istemez,
sadece taşınır.
ben taşırım.
adını koymadığım yüklerle
dik durmayı öğrenirim,
çökmeden yaşamak
bir tür ahlaktır artık.
solumda varlık hâlâ ağır,
sağımda darlık daha sabırlı;
ikisinin arasında
kendime bir duruş yontarım,
keskin ama bağırmayan.
gece uzadıkça
ben kısalırım,
fazlalıklar dökülür üstümden
iddialar, aceleler,
başkalarına anlatılmış yalan cesaretler.
geriye kalan
ne umut ne umutsuzluk;
sadece sürdürme iradesi,
en sade, en inatçı haliyle.
bir an gelir,
yalnızlık bile çekilir kenara,
çünkü insan
kendini anlamaya başladığında
kimseye ihtiyaç duymaz
ama herkese karşı daha sorumlu olur.
işte bu yüzden
yalın gecelerin bayağı keskinliğinde
uyumam ben;
kendimi eksiltir,
ama eksilirken
daha sahici bir yerden var olurum.
Kayıt Tarihi : 13.12.2025 08:51:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!