YALANCI AYNA
-hele yüzeyden kurtul da dibe daldır kafayı
ayakları gör nasıl da dikilir göğe, de ki o bir kuğu
ne zürafa ne kartal, boynu uzun, kanatları büyük-
İstanbul’da bir kadın, bir yağlı duvar bir ayna
yüzlerin içinde saçları kaçıncı yalana boyandı
kaç açıyla baktıysa dönüp vurdu yüzüne
filmdeki sözlere tutundu yutkundu çaresiz
aynadan kurtuldu süzülüp gitti camların önünden
sokağın havası değişti laf çakan çakana
yolunu kesen göbekte kustu ezbere yuttuğu sözleri
saçları karıştı, sırtüstü uzandı kavşağa
nasıl da avutmuştu kendini, kendi icadı formül
kim anlar günlük maceracılardan öte
giysisi tutar mı rengini, yabancı ellerde elbise
bir başka giydirilir bedene
Beyoğlu’nda bir patlama sesi,
çöp duvara sıçradı, ter parfüme
‘aşkı’ kaçtı, kadın çakıldı yere
eteği yırtıldı, hükmü geçti ezberin
ateşi düştü kısa devreli ‘aşk’ın
ayna döndü sırtını, uyudu
(Adsız Fırtınalar Doğuyor)
Ercan CengizKayıt Tarihi : 6.7.2008 01:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
de ki o bir kuğu ne zürafa, ne kartal boynu uzun, kanatları büyük
teşekkürler.
'Beyoğlu’nda bir patlama sesi
ter ve parfüm kokusu dağıldı
‘aşkı’ kaçtı, kız çakıldı kaldı yere
ardından buruştu, hükmü eridi ezberin
koptu gitti kısa devreli ‘aşk’ zinciri
ayna döndü sırtını, uyudu '
TÜM YORUMLAR (2)