Aşk deme sakın buna,
Asla o böyle kirli değil,
Bir daha seni seviyorum deme bana,
Sevmek hiç mi hiç senin harcın değil.
Uzak dur!
Sakın yaklaşma,
Benim tertemiz sevdama bulaşma,
Yürek işi bu, bilek işi değil,
Var git sen önce Yaradan'a eğil,
Yalanlarla kirlenmiş kalbin,
Doğruyu çoktan unutmuş o dilin,
Git yoluna bana ulaşma,
Nefret tohumu ektirme büyük aşkıma.
Git! ...
Bir daha ardına bakma,
Git...
Benden uzak yerler olsun meskenin,
Sarıl sıkıca kaldı ise bir kaç sevenin,
Durma! ...
Sakın olaki benim sevdama dokunma.
Hoşçakal demeyeceğim sana bu kez,
İyi temennilerde sevdaya dair,
Senden nefret dahi etmeyeceğim bu kez,
Aşk nefreti yenmeye mahir.
Evet ortada ne yenen ne yenilen olmalı,
Aşk tozlu raflarda kalmalı,
Üzerine kilitler, mühürler vurulmalı,
Eskimeli, günden güne solmalı,
Sonrada bir kibrit çakmalı,
Tüm acılarıyla onu yakmalı,
Kalpten ebediyyen atmalı,
Takvimden bir yaprak gibi yırtmalı,
Üç kuruşa bir eskiciye satmalı,
Bir damla gözyaşına mal olsa da bunu yapmalı.
(18.01.2010 Kahramanmaraş)
Şadiye AydoğanKayıt Tarihi : 19.1.2010 16:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
