Ne çok ölüm varmış
Sözlerimiz çelişkili karakterler
Tiyatrosu git-gel söylenimler
Ben diyorum seslendiğim boşluğa
Bir tende sayısız beden
Üretken mantıkta
Yaklaşıyoruz ve yansıyoruz
Uzlaşımsız aynalarda
/da elimde şehir şehir dolanıyorum durduğum yerde
başım üzre
ne çok ölüm varmış
ne çok sen varmış
bir bedende ayrılıklar
her ayrımda sen ler
ki karşımıza geçtikçe her o sendir
üreyip üreyip siz olur
canım cicim söylemlerde
yadsıyamadığımız yılan dili
bir ilkin bitime göz kırpmasıdır
güneşin üşüyen ışıkları
yalan tenimize giydiğimiz elbise
kaçışlarımızın siperi
alışalım mı ayrışalım mı
derken dini terennümlere
siyasi eylemlere
kasap artığı övünçlere
canımızı akıtıp yiyoruz
hakkımız varmış gibi
görkemli sofralarda
ektiğimiz ökseotu
dilinde depremleri depreştiren
zakkum kokulu genişlik
iğrenç betimlemeler yakışmaz kabul bir yardan atılışa
yine yalan
şarabın son yudumuna ermektir
denizi pis bir şehirde yüzememek
nasıl koyuyorsa
öyle çıplak kaldım
yağmurlarda
yine yalan ancak kendimize yakıştırdığımız
ayrılmaz parçamızdır
en gerekli yalanları ben bilirim
söylerim
geceleri dolunaya
ne çok yalnızlık varmış
arta arta
art arda
buluşuruz yalnızlıkta
engerekli yalanları ben bilirim
İbrahim TekeKayıt Tarihi : 23.8.2007 09:46:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İbrahim Teke](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/08/23/yalan-401.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!