Yedi hırçın,tepenin,sırtında yatan dilber,
Gerdanında incidir,haliçte yakamozlar,
Çift tokalı bir kemer,belinde dilsiz köprü,
Saçlarını üfürür,boğazda esen yeller
Hamurunu yoğurmuş,her yaşta,şanlı tarih,
Her hayrattan ayrı damlar,ameller salih
Topraktan fışkıran nuru görmeye,
Lazım mangal gibi koca bir yürek,
Ezdiğin hangi cet bir sor kendine,
Oturup ağlamalı yürek bürkerek,
Koca bir yalan belkide, duyduğum hicab
Belkide ben yalnızlığın ta kendisiyim
Kendime dost diye,seçtiğim ahbab
Gölgemi giydim sırtıma, ömrüm elveda
Boyadım karanlığımı, pullu beyaza
Gözüme hançer gibi,saplanıyor aydınlık
Labirent sokakların,oldum aptal bekçisi,
Kara kefen olur mu? tabut zırhlı ayrılık,
Ruhum bedenime küs,ben mezarlık çiçekçisi
Çıngıraklı bir yılan,kafa tasımı yutmuş
Beyaz atlı süvari,sür atını fezaya
Şu fani dünyada,her geçen günüm,
Belkide doyasıya aldığım son nefes,
Sukütun ruhları,sardığı son yer ölüm,
Bu alem bedenlere,sadece bir kafes..........
Aşk namluya düşmüş,ben bilemedim,
Göğsümü siper ettimde ben bu sevgiye,
Gönlüm yangın yeri ama diyemedim,
Kendimi heba ettim,ben bu sevgiye,
Sanırız hiçbiryerde kalmaz bizim izimiz,
Kaderin bahçesinde toz kanatlı kelebeğiz..............
Ne kadar sürer,bu hain sessizlik,
Belki birkaç dakika,belkide daha az,
Genizleri yakan,tuğla tozları,duman ve kanlı is,
Küçücük yürekleri,felç eden durduran pus,
Şahadet yağmur gibi,yağarken semadan,
Elleri ayakları, kelepçeli bir mahkum,
Yüreğim kanatlandı,görünce seni,
Tarifsiz bir hissin içine düştüm,
Mevlam bahşetmiş,aşkınla beni,
Gönlüm sana koşuyor,bak beyaz melek,
Gözbebeğine sanki,serpilmiş güneş,
Sandım ki mutluluğa, giden tek yolum,
Feleğe bağlanmış,hem elim hem kolum,
Ben fani dünyada,bir aciz kulum,
Kaderden mutluluk,dilendim ey dost,
Mevsimler tek bende,hepside hazan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!