Zindandayım, güne bakan bir yüzü var,
Ruhumdan daha hür, içerdeki duvar…
Ben Süleyman, bahtla taht arasında kuş,
Bin bir yâre ile çıbana kul olmuş…
Feryâdıma, yeryüzünü kurban verdim,
Adaklar tuttum, göğe halılar serdim…
Denedim Zûnnûn’un sabrını, yetmedim,
Seccade dürdüm, oruç bozdum, gitmedim!
Gönlüm pervâne, dönüverdi kalbura…
Ne göğe eriştim, ne gökteki nûra…
Şehirler duruyor, ben güz ölüyorum,
İnsanlar çürüyor, ben küs ölüyorum…
Sesler, renkler soğuyor, ben üşüyorum,
Tan, yıldızları tutar, ben düşüyorum…
Yusuf’tum, çölde kaybolduğumda… Şimdi…
Mintanım günah kokar… Yakûp, bir görseydi!
Kurtları ayağıma bağlar, döverdi…
Terk ederek beni, Kenân’a dönerdi…
Bir su kurbağası, yüzümdeki suret!
Her düşüm gurbet, bu yüzden, her tövbem ret!
Kuyudayım, asırlar göçtü, ben yetim…
Yiten zamanı ben, çöl tozu zannettim…
Tik-tak, tik-tak… ömrüm bir hiçe işlemiş,
Yoklar âleminde, hakikât düşlemiş…
Saatler zincir, duvar hâşin gardiyan,
Ne senede, ne ayda bitmez vardiyam…
Ruhum bozkır, içim volkan, ben çöl kelebek,
Yağsam gözümü, kanadıma ôd değecek…
Zindandayım, gece zakkum, gündüz baldıran,
Yediğim düş zarar, içtiğim umut ziyan…
Şehirler çürüyor, ben güz soluyorum…
İnsanlar kuruyor, ben söz ölüyorum…
Zindandayım, fil ile at arasında,
Mağlup bir kâlenin imdât nârasında…
Zindandayım, bahar yeli dâr ağacım,
Tek mahkûmum, asılsam da dinmez sancım…
Aşk mezarıdır, beni taşıyan tabut,
Ruhuma ne teselli, ne bir ân unut!
Kayıt Tarihi : 7.11.2022 23:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!