Gurbet ele düştüm geri dönemiyorum
Sevdim deliler gibi hasretim diyemiyorum
Uzak kaldım memleketten
Dönüp varamıyorum
Ben sende tutuklu kaldım gurbet
Senden bir türlü beraat edemiyorum
Uykuya dalsam dalsam da
Gözümü diyarımda açsam
Bir masaldı hasret kokusuyla uyanmak
Öptüğüm toprağına yeniden sarılmak
Bırakmıyor ellerimdeki kelepçeyi
Koparmak mümkün değil parmaklık demirleri
Yaşamak istiyorum sılamda kalan o günleri
Bir tutkudur sılaya özlem duymak
Her gece hayaliyle uykuya dalmak
Kâbus oluyor gurbet bana
Ne o diyarda ne bu diyarda
Sılam tüter ocak ocak burnumda
Bir gün kopup da göçeceğim senden
Bitecek geçecek tüm özlem hasretim
Gurbet sana ne diyeyim
Yakıp ta külünü süpüreyim
Yaralı günülerle merhem olup da gideyim…
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;