Havamıza suya zehir attılar
Aç gözlü insanlar yaktılar bizi
Atığı çöpünü bize sattılar
Bıraktı sevgisiz yaktılar bizi
Güldüler cahile fakir ettiler
Umursuz insanı ranta ittiler
Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Devamını Oku
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Kuruttuk gölleri kıydık çok cana
Ormanları yaktık bulaştık kana
Bitirdik dünyayı yaklaştık sona
Bıraktı bilgisiz yaktılar bizi
insan oğlu yapar ve yıkar bu doğamızda var ama keşke olmasaydı tebrikler
Kotlarım hocam süpersiniz...
Yaktılar hemde ne yaktılar!..
İnsanoğlunun insana yaptığını kimse yapmazmış. Tebrikler...
Yüreğine sağlık dost........teşekkürler
Harika doğruları kaleme alan güzel bir eser kutlarım keskin kaleminizi saygıyla
Havamıza suya zehir attılar
Aç gözlü insanlar yaktılar bizi
Atığı çöpünü bize sattılar
Uyuttu yıllarca yaktılar bizi
Umursuz insanı ranta ittiler
Zengine kölelik edip gittiler
Güldüler cahile fakir ettiler
Sevgisiz bırakıp yaktılar bizi
İnsanını övdü güya sevdiler
Bırak dikenini gülden bezdiler
Dünyayı görmedi boşa gezdiler
Kaldılar ilgisiz yaktılar bizi
Kuruttuk gölleri kıydık çok cana
Ormanları yaktık bulaştık kana
Bitirdik dünyayı yaklaştık sona
Bıraktı bilgisiz yaktılar bizi
Yine çok haklısınız.
Kaleminiz daim olsun.
Leman Subaşı
Artık bilgilenip, ülkemizdeki talana karşı koyma ve yaşamı savunma zamanı. Tıpkı Kazdağları'ndaki , Uşak İnay'daki, Bergama ve Efemçukuru'daki köylüler gibi . Doğamızı yağmalayan rant egemenlerine karşı birlik olmalıyız ki ekolojiyi ekonomiye kurban vermeyelim.
Duyarlı yüreğinizi kutluyorum, Dostlukla kalın,
Geçmişte bir yazı okumuştum.. Bir yabancı mühendis ülkemizde satılan bir fabrika makinelerinin yerleştirilmesi, çalıştırılması ve eğitimini vermek için gelmiş.. Fabrika şöyle bir dere kenarına kurulu.. Tabi iş kolay değil, yerleşim, çalıştırma, eğitim yabancı mühendis epey ülkemizde kalıyor. Fabrikanın etrafında yaşayanlarla tanışmaya, türkçe konuşmaya başlıyor.
Birgün yerli halkla birlikte mahallenin muhtarı da dahil pikniğe gidiyorlar. Dere kenarına oturuyorlar. Manzara güzel. Dere, yukarılardan çağlayarak aşağılara mükemmel sesler çıkararak ilerliyor.
Mühendis muhtar kavramını öğrenmiş.. Mahallenin idarecisi.. İdareci deyince onun aklında var olan başka şey..
Dönmüş muhtara,
'Muhtar, dere hep böyle akar'.
Muhtar 'evet' der..
Sonra Alman anlamlı anlamlı bakar ve
'Yani dere akar, siz bakar'
Muhtar, anlamış / anlamamış gülerek,
he........ der..
Evet...
Kötülüklerde önümüzden akıp gidiyor ve biz
seyrediyoruz...
duyarlı yüreğinizi kutlarım...
Duyarlı yüreğinizi kutlarım .tam puan +ant.saygılar.
Bu şiir ile ilgili 44 tane yorum bulunmakta