YAKIN BİZİ TÜRKÜLERDE
……………………Bizi düşümüzden vursunlar
……………………Yakın bizi türkülerde, ezin
………………...... döşümüzde kurşunlar
……………………Gülüşümüzü şiire dizin
Kadınıysan
sınırları ateşle belirlenmiş bir coğrafyanın
Kan kırmızı karanfildir yastığının oyası
Bedenini ölüme yatırmış çiçeklerin
Dişlenmiş memelerin
yitirmişse masumiyetini yaseminlerin
Kirletmişlerse düşlerinin sütleğen mavisini
Su gibi yazamazsın ki marallar çayıra insin
Elimi çatlatırcasına koştursam tellerde klavyelerde
Kova kova kırmızı döksem tualin üstüne
Bir damla gözyaşını anlatmaz annelerin
Düşen çocukların
Üşüyen sokakların
Hangi şiir, hangi türkü anlatır
Dağlara kaldırılan saflığın resmini
Kaçışı yok
Karbeyaz çiğdem ekesen
Karanfiller biter
Kankırmızı topraktan
Dört mevisimi var memleketimin
Dördü de hasret
Çukurovanın başakları yere bakar
Utanır taban fiyatından
Tanrıya kalkar elleri ırgatın
Bağır bağır bağır
Yer demir gök bakır
Dergahınında mumu yanar ihanetin
Kör dervişin kulağı sağır
Breh breh
Adına işveren demişler patronun
Hep işverir güllü kıza kafaları çakır
Han hamam dolap değirmen
Çarklar saat gibitı kır tıkır çalışır
Peh peh!
Adına işveren demişler kapitalistin
Saldırır işçinin emeğine
Ananın göz nuru
Babanın alınterine
Göz koymuş kızların masumiyetine
On dördünde çocuk kızlarlae süslerler masalarını
çiçek niyetine
Manifesto gemini gever
Öfke kazanı kaynar sendikalarda fokur fokur
Doyumsuz gudumsuz şehvetiyle deyyus
Saldırır dağların derelerin bekaretine
Bir kara yılan dadanmış sürünün memesine
Dediler, melamin katılmış bebeğin mamasına
Das Kapital döşünü döver
Çatlayacak kahrından diyalektik
Hangi dilden söylemeli
Seni sana anlatmya bilmem ki
Keşkeler düşmedi hiç öfkesine şiirin
Çocuk yüreği kin tutmaz bilirsin
Anne elleriyle okşadık saçlarını
Kanı köpürmedi alın terinin sevginin
Gergefinde kanayan dizeler dokumaktır yazgısı şairin
Memleketimin üç tarafı deniz
Bir tarafı kara
Denizinde hüzün
Hüznünde hasret
Dine
Düne
Bugüne
Yarına
Yaşama
Yârine saldırır iblisin dölü
Gel de affet
Yüreğin sökülmüş yarı yerinden
Gel sen olda sabret
Allah lillah aşkına
Nergizin, nevuzun hatırına
Söyleyecek bir sözü olmalı hakkın hakikatin
Tariğin tarikatın bakacak yüzü
Tarihin coğrafyanın görecek gözü olmalı
Ama
Gel gör ki
Kandandır mürekkebi kalemlerin
Aymaz, duymaz ve âmâ
Ödenmemiş günahları var bu şehrin
Kan kırmızı şarap dökerler kakülüne Ayşelerin
Haline çapkın şarkılar yazarlar
Dizeleri sapkın
Ne sözü, ne ezgisi biz değil..
Diline kurban olduğum guguk kuşu
Getirdin baharı gene
Cevizin filizi ana kokusunda
Yüreğime umut saldı ötüşü
Sen ol da zalime
Gel sen ol da zulüme eğil.
Gün dersen sökün etmiş sehere
Gökkuşağı güvercinin göğsüne
Karınca helal ekmek peşinde
‘Qumrîkê ser bi zêr e’
Kumrucuğun başında bir altın bere
Dişimiz tarla kuşu
Erkeğimiz şahindir gelmeyiz kafese
Ya kafesi parçalarız
Ya kendimizi..
Yakın bizi türkülerde
Şiirlere dizin
Uykumuza ninniler dökün
Özlemlere hasretlere sarın bizi
Mahmut Nazik 18 11 2012 Mersin
Qumrîkê ser bi zêr e’: (Kumrucuğumun başı altın süslüdür)
Mahmut NazikKayıt Tarihi : 11.3.2014 00:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mahmut Nazik](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/03/11/yakin-bizi-turkulerde.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!