Can,
Susuz çöller gibiydi yüreğim. Sanki bütün dünya nimetleri serilmişken ayaklarıma,aç bir çocuğun tedirginliği vardı Karanlıklarda kaybolmuş da, manasını yitirmiş bir arayıştaydı ruhum. Ne sahte kahkahalarda neşe vardı,ne de belirsizliğe duyulan sitemde hüzün.
Hayat,bir şeyler yazılması gerekirken boş kalmaktan sararmış bir sayfa gibiydi...
Ta ki,sen karşıma çıkana kadar....
İçimde tarifi mümkünsüz kıpırtılar başladı birden. Manasını yitirmeye yüz tutmuş duygular birer çağlayan oldu da ruhumu kavuran çöl rüzgarlarına serinlik kattı. Her gün görmeye alıştığım gün ışıltıları bir başka doldurdu odamı. Şimdi zaman seninle başlar ve seninle dolar günler geceler boyu.
Nereye baksam sen görünürsün
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan