İnsan, yaşamak denen bir dert ile yoğrulmuş
Biraz keder biraz hasret bolca sömürülmüş.
Bizi derin uğraşlardan uzak tutuyor,
Bu yüzyılın yüzeysel sancıları.
Merhametli bir yüreğin en büyük düşmanı,
İnsanların birbirine olan inancı olsa gerek
Oysa ben nereden bilebilirdim ?
Üzerine bastığım karıncanın
Uykularımı parçalayacağını,
Vicdanımın beni bu hayat raksının
Dışında bırakacağını,
Bilemedim.
Bazen eskimiş kitap sayfaları,
Bazen eskimesi muhtemel olmayan
Yürek kavgaları içinde
Yaşamak için yaşadım.
Bir çöplük yahut bataklık
Sindirilmesi kolay olmayan kekremsi bir tat gibi
Bulaştı ağzımıza isyan !
İyi de kim duyar içimize dönük sesimizi,
Ne zaman kesileceği belli olmayan nefesimizi.
Şimdi nerede haykırmalıydı ,
Mahpusların, zindanların ölüm sessizliği
Ezilmişliği nereden bilebilirdi !
Yüreğin yeterse sormalı vicdanına
Ellerin, yumruk olacak kudrette ise
İlişmeli yüreğine, deşmeli korkuyu.
Tırnaklarına dolarcasına kazmalı
O bilinmezliklerle dolu dipsiz kuyuyu,
Bitmeli artık, insanın insana kulluğu.
Gelgelelim ki ne zaman
Bir faninin kollarında aradım huzuru
Huzur bir bilinmezlik oldu.
İlk öpüşler, umarsız gülüşler arasında
Bir anda olsa unutulan sancılar
Bir kazanç sayıldı gençliğimiz de.
Ölümü, yolumuzun düşmeyeceği bir diyar
Uzak bir düş, şiirlerde bir metafor sanırdım
Yanıldım, önce hayalleri ölür insanın
Sonra fani bedeninden çıkıp yok olacağı günü bekler.
Herkes bu kargaşada ancak inandığı kadar vardır.
Kimi gül bahçelerinde hayal eder kendini
Kimi bir bataklığa saplanıp kalmıştır.
Bir düştür ölüm,
İnsanın rüyalarında bile yer vermeye korktuğu,
Hayatın kendisidir.
Bilemedim.
Umrumda değildir artık rüzgarın,
Kavakların yapraklarıyla dans edişi,
İlgimi çekmez artık
Kırlangıçların umutlu yarınlara göçü
Soluk bir sahaf dükkanının
Karanlık köşesinde sessizce,
Canlanmayı bekleyen hatıraların haykırışı
Bu beton yığını, anlam yoksunu
İnsanların sıkışıp kaldığı şehirler
Hatta yedi-on otobüsündeki çaresizlik
Dünyanın iki yüzü de umrumda değildir.
Hayallerim ölmüştür,
Hesabım kalmadı bu dünya ile.
Şimdi iman nurundan çorak yüreğim
Çölleşmiş hayatımın seraplarında
Teyemmüm almaya razı.
Bana bir anlam lütfeyle ,
Beni bu yaşamak sıkıntısından kurtar !
O yasak elma nerede ?
Benim kötülük yapmaya aciz yüreğim ,
Günahı o ağacın gölgesinde tatmalı
Gerçek bir sıkıntının kudretini anlamalı
Bana biraz su ver,
Yüreğim artık durulanmalı,
Yaşamak lekesidir bu kaldı üzerimde
Ne yapmak gerekir, bilemedim.
Kayıt Tarihi : 14.11.2021 18:52:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mert Ali Çetin](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/11/14/yakaris-386.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!