Yakamoz Rüzgârları
bir dağ lazım bana şimdi
geçen zamanı durduracak
bir de geceleri gelen resmi
sonsuza kadar donduracak
bir dağ lazım bana şimdi
/lavlardan artakalan bir duman/
bir yeşil boğsun
bir çam kokusu
birde akarsu
/ bir dağ lazım bana şimdi
yalnızlığımla harmanlanan
birde zaman…/
bir de geceleri huzur
sarıya boyanmasın
varsın bahar koksun
sen kokmasın
bir de sessizliğin lazım
sensizliğinde
bir de resmin,
bulutlara kazılı
kartta olmasın
bir de ismin
gizemlere gizlenmiş
Aphrodite gibi mistik
mistik bir kitabın
ortasında duman
dumanda kaybolan,
kaybolan serapsın
birde ismin…
/ismin! , olmasın/
bir dağ lazım bana şimdi,
başında aydan tacı
yıldızlar saçılmış gibi
sarı salkım yamaçları
/ ah yıldızlar/
yıldızlar gibi sarı
rüzgara tutulmuş
deli saçları
eser üstüme üstüme
sarı ışıkları
yıldızlar saçılmış gibi
her teliyle baharı
ışıklara dolansın
ufuklara uzansın
saçların,!
/saçların olmasın/
saçları yıldız
derya deniz gözleri
gözleri ay haleleri
ay haleleri gibi
/ah yakamozlar,/
yakamozlar; karanlığın yıldızları
toplarım yaprak yaprak
gözlerinde açan, altın kumsalları
sarar içimi şimdi, bir buruk esinti
dağlara vurulmuş, güneş gibi rengi
/ ah guruplar, dağların kınaları/
beyaz duvaklara konmuş dudakları
dudakları kızgın kum taneleri
yakar üstüne eğilmiş ak laleleri
ak laleler masum çocukları dağların
ak laleler gelin duvağı olmuş baharın
ak laleler alnımda onur şimdi
ak laleler kahırdan ölür şimdi
ak laleler; yüzünden solmasın
uzak dur
/dudakların dokunmasın/
birde üstüme gelir
buruk hatıralar, durduramam
altın kumsallar yetmezmiş gibi
birde ufuklar
ufuklar bile sarı
sanki var mı
seni seyretmekten gayrı
gayrı semaları
eser üstüme üstüme
yakamoz rüzgarları
ah yıldızlar
yıldızlar kadar yakın
gözlerin yeşil bakar
bakar yakamozların
boğazımda düğümlenir
onmaz ayrılık
bir avuç tuzlu su şimdi
bir kanlı ağıt
öfkelerim suçlu
sevinçlerim öksüz
duygularım idamlık.
gözlerinde buğu
karşımda susan bir çığlık
çığlıktı bakışların
bakışların,! yakamoz
yakamozlar olmasın
/ay doğmasın/
karanlık gecesinde sabahın
sancılı kayar yıldızlar
saçlarımda bahar
kardan bir taç bağlar
yalnız rüzgarlar
eteklerinde ağlar
ağlar; dağların.
bir dağ lazım bana şimdi
omuzlayacak beni
bir dağ lazım bana şimdi
en az benim kadar deli
birde kar, birde çınar
açılmış darağacı gibi kollar
bir de elin, bir sicim
öksüz göğsümü düğümlediğim
bir dağ lazım bana şimdi
kollarında öleceğim
bir dağ lazım bana şimdi
geniş kanatlarının gölgesinde
şefkat ve bereket doğurur
kocaman yüreğinde merhamet
mahkum uçurumlara bir melek
kanadın açmış durur
/ can bu der, can…./
can bu der korur
sevda kokan tütsüsü
lekesiz gökyüzü üstünde
su gibi berrak göğsü
ve gam örtüsü gece saçları
üflerken dudakları baharı
bir bülbül şarkı söyler
bir yusufçuk yırtar ufukları
bir umut der bir özlem
biraz buğulu, biraz gizem
okur şefkat duaları
okur şeffaf dudakları
( uçurumlarında bir adam
kan düşmüş yanaklarına
/dolu vurur, yağmur vurur/
uçurumlarda bir kaya
bir kaya yağmurda,
yağmurda fırtına,
/fırtınada dimdik durur/)
/kanatlarını sermiş melek
kader bu der, kader/
dolu vurur, yağmur vurur
emir bu der
bilir de öyle durur
okurda öyle vurur
Kayıt Tarihi : 21.12.2008 16:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

saygılar kaleminize
omuzlayacak beni
bir dağ lazım bana şimdi
en az benim kadar deli
birde kar, birde çınar
açılmış darağacı gibi kollar
bir de elin, bir sicim
öksüz göğsümü düğümlediğim
bir dağ lazım bana şimdi
kollarında öleceğim
Tebrik ederim çok güzel bir şiir. Hüzünlü bir şiir İnşallah dilekleriniz gerçek olur.
TÜM YORUMLAR (55)