Yağmurlar yağıyordu hiç tanımadığım sokaklarda
Bir yabancıydı benimle yürüyen sanki,
Sır gibi saklı tuttuğum sevdayı,
Yüreğimde taşımak yormuştu beni
İncecik yağan yağmur kara dönmüştü
İstanbul’u örtüyor
Öksüzlüğü ve özlemi gideriyor
Tıpkı sendin yağan kar
Tıpkı sendin üşüten sevgili
Yüceydin gözümde,
Gözüm karaydı
Yeşilde olsa gözlerim.
Kendimce sevmiştim.
Ne de doluydu gözlerim,
Yağmurlar yağıyordu ve sen terk etmiştin,
Zamanın dehlizlerine itelemiştin.
Sular parlak ve ışıltılı değildi artık
İçimi kemirdiğini, beni erittiğini bilemedim
Yıllara direnirim sanmıştım.
İçime kök salan sevdanı kurutacak suların yolunu kesemedim.
Hep gözlerden aktı, suladı hasreti, suladı sevdayı,
Ne kurutabildi, ne de kül etti.
Damladıkça içine volkanlardaki lavlar
Ateşimi kor etti,
Beni de bitirdi ömrümü de
Artık tek beklediğim,
Son nefesimi vereceğim gün.
Bedenimde arzuların geçen dişi
Ruhumu dağlara sürdü sevdan
Kendin hep gurur duy
Hayatımda olduğunu bilmesen de.
Seni başından beri erittim benliğime
İnkar edemedim tutkuyu
Meltemlerin fısıltılarını, kayaların direncini
Çığlık çığlığa gecelere kaçışımı,
Hapis olan ruhuma ağlıyorum.
Genç adam üşümez ki
İsyanların soğuk yüzüyle yüzleşti sevdam
Ve göz yaşlarımda boğuldu aşkın kuruyan pınarlarda.
Ve yine yağmurlar yağıyordu
Kara çevirmeden…
Kayıt Tarihi : 11.5.2005 14:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)