Yağmurla mı geldi sanki hüzün.
Ayrılmamıştı aslında hiç pencereden.
Perdeyi her açışında o değil miydi?
Sana geçmişini geri getiren...
Daha dün değil miydi sokaklardaki
Pantolonu yırtık ağlamaklı çocuk?
Kalın topuklu epa ayakkabısı ve
Sırtında babasının paltosu..
Ablasının önlüğüyle sınıfta, sırada
Bahçede duvara yaslanan.
Komşu kızı sevdiği Vildan.
Yakalamaca da hep peşinden koşturan.
Yanındaydı aslında çayda çırada
Halay çekerken sahnede kol kola.
Bir simit lokması yeterdi gülmeye.
Babanın verdiği iki buçuk lira harçlıkla.
Dünyanın sonu değildi ya!
Bir hafta sonrası vardı daha..
Çok uzun yol yoktu, yakındı.
Şehreküstü’den Davutkadı’ya.
Sanki hiç yürümüyordu işçiler,
Altıparmak caddesinden Fomara’ya...
İlle de atmak isterdi topu potaya,
Bambam Halil varken koskoca..
Ne umutlar vardı o yollarda.
Mücahit, Ali ve Naci’yle,
Kaldırımın birinden diğerine;
Hayaller kurardık sevgiyle...
11.10.2000 23.00
Kamil ÇağlarKayıt Tarihi : 21.11.2006 17:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)