Yağmurla Gelen Günden Şiiri - Murat Tali

Murat Tali
866

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Yağmurla Gelen Günden

Yağmurla gelen bir günden binlerce selam olsun sana, yollarda sekerek geçen insanlar arasından geçtim, suların sellere dönmediği durgun bir şekilde yol kenarlarından aktığı derelerden geçtim, ayakkabımın üzerine sıçrayan su damlalarına baktım çiğ düşmüş yaprak misali göründüler birden. Sonra insanlara baktım, ellerinde şemsiyeler birbirlerine çarpmamak için –ki bazende çarpıyorlardı- dar kaldırımlarda hızlı ve çevik hareketlerde bir yerlere gitme telaşındaydılar, bu da nerden çıktı der gibi bakıyorlardı yağmura bazıları. Yol kenarına dizilmiş iki üç şemsiye satıcısıyla karşılaştım, aklıma çocukluğumdaki görüntüler geldi birden. O zamanlar yaşadığım mahallede yollarda asfalt yoktu, kaldırımlarına parke taşları döşenmemişti, her yağmur yağışında ortalığa onlarca, yüzlerce solucan çıkardı, kurbağalar sıçrardı arada bir sağdan soldan, sadece yağmur yağdığında çıkarlardı ya ben hep yağmurla beraber onlarında yağdığını düşünürdüm o vakitler, şimdide şemsiye satanlar için bunları düşünüyorum garip bir benzerlikleri var.

Yürümeye devam ettim, yol kenarında çıplak ağaçlar vardı. Aslına bakarsan daha ağaç olamamış iki metrenin biraz üzerinde ağaç fidanlarıydı. Yandan bakınca uzun bir orman gibi görünebilir diye düşündüm de olmadı çünkü yolun soluna ağaçların sağına parkeden araçlar yüzünden böyle görmek zor oldu. Ağaçlar arabaların renk çümbüşleri arasında kimliğini silikleştirip yitmişlerdi. Gerçi araya dikilen sokak lambalarının direkleri de ağaçların sürekliliğini engelliyorlardı ya arabalar daha çok detay yaratıyorlardı görüntüde.

Kamburu çıkıyor toprağın artık, üzerine örtülen bu kadar demir, bina, asfalt, arabalarla nereye kadar dayanır. Onunda yağmuru teninde hissetmeye ihtiyacı var diye düşündüm birden, sonra toprağın yağmurla ıslandığı coğrafyalar aklıma geldi gitmenin en güzel düş olduğunu hissettim nedense.

Gün pek o kadar aydınlık değil lakin yinede gecenin karanlık örtüsünü atmış üzerinden. Bulutların grimsi rengi görüntüyede işlemiş herşey grinin tonları şeklinde görünüyor, güneşin ışık kırılmalarıyla yansıttığı o renk cümbüşü –ki o da bir yanılsama- nedense bugün sadece gelip geçen arabaların renklerinde var. Doğa tamamen grinin tonlarına bürünmüş. Gri dedimde siyahla beyazın birleşmesinden ortaya çıkmış bir renk değil mi gri? Yani kararsızlıkların rengi oluyor bu durumda ne siyah ne beyaz. Olmadı biraz ondan biraz ondan ne kadar çok siyah o kadar koyu gri ne kadar beyaz o kadar açık gri. Yaşamımız gibi değil mi? Ne kadar çok sorun o kadar çok kara gün, ne kadar çok mutluluk o kadar aydınlık ve beyaz gün. Tercih hakkının bizde olduğunu düşününce aydınlık güzel günleri yaşamak elimizde dedim kendi kendime.

Yolda bitmek üzere bu arada anlatacak yol hikayesinin sonuna geldim artık az sonra şirketin kapısından içeri giriyor olacağım ve bitecek renklerin bu kavram kargaşası ve bir başka başlangıca yol alacağım. Kelimelerin içinden gelen aydınlık dostluğunu her daim sürdürmen dileğiyle. Günün aydın ve bol yağışlı olsun.

Murat Tali
Kayıt Tarihi : 7.3.2006 08:51:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Baharat
    Baharat

    teşekkür kelimeler içinden gelen aydınlık dostluğunuz için...
    bu sabah işe gidemeyecek kadar kötü hissediyordum kendimi...gidemedim..ama şimdi kendimi en azından daha iyi hissediyorum..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Murat Tali