Ortasına daldığım şehrin rüyasından uyandırılıyorum
Kalk, kendi yatağına terle artık...
Sanırım yavaş yavaş kırılmaya başladı beyaz
Prizmanın dibine topladığım renkleri dağıtıyorum
Kırmızının gölgesi kimi öper, sarıya kim dokunur?
Tadı tonsuz ufuklara uzanan binbir mavi
Zaten karanlığa hangi renk kuşak bağlar ki?
Uykusuzluğuma yağan yağmur dinmek üzere
O da yoruldu gecelerimi yıkamaktan...
Bu gece sadece dumanın izine masallar yazıyorum
Soluk sesim yankılansın diye aynalara uzandım
Göğsümden geçen her an bende kalsın
Geçen yıldan kalma biraz masumiyetle durulanır sarhoşluğun sisi
Kısık sesle fısıldar, pembeleşir bir şarkı yeni güne doğarken
Saatimi kuran eski bir sevgilidir belki...
Kayıt Tarihi : 24.7.2009 00:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ve 'saati kuran eski sevgili'ye ne demeli!..
hepimizin başına gelip giden o kişi değil miydi?
boş verdim yenisini işte:))))
şu iki dizeyi araklıyorum şair, izninle...sana kalsın gerisi...:))))
kutluyorum sevgiyle...
Kısık sesle fısıldar, kızıllaşır bir şarkı yeni güne doğarken,
saatimizi kuran eski bir sevgilidir belki...
Evet, arkadaşlar ve sytın şairem, Güneş, doğarken ve batarken ufuklar kızıllaşır. pembe olması mümkün değil.
Zaten şiirde ne anlatılmasını anlamakta mümkün değil, anladığını zannedenlerde , şiirden hiçbir şey anlamış değil. Yorum yazıyorur gibi gözüküyorlar.
Sevgili Emrah'ın yorumu neden silindi? Çünki işlerine gelmedi.
Bu şiir de bana göre fiyasko.
Bu yorumumdan sonra herzamanki gibi birkaç puanım daha silinecektir.
Herkese saygılar.
Fısıltıyı daha da kısmak mümkündür her daim...
Siz şiirlerinizi bize lütfen hep böyle ''kısık sesle fısıldayın''..
Rahmetli annem öyle derdi..''Kısık ateşte pişen yemekler lezzetli olur her daim '
''her daim'' Çok tuttum bu tâbiri
:)
Saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (22)