Yıl iki bin altı, ve bugün üç temmuz
Yazın en sıcak en kavurucu ayı Diyarbakır’ın,
Nemi olmaz buraların, lakin yazları çok sıcak ve kurak olur.
Bu gün yaz değil de sanki serin bir sonbahar günü,
Bulutlu,rüzgarlı fırtınalı bir gün...
Anılarımızın olduğu bir yer vardı,hatırlar mı sın?
Seni düşündüğüm, seni yaşadığım yollarımız vardı,
Yürüdüm bu gün,o yollarda,
Sen yanımda yoktun,
Anılarımız ve hayallerimiz vardı,
Hep yanımda hep yanı başımdaydın düşlerimde,
Ellerin ellerimde nefesin nefesimdeydi sanki,biliyor mu sun?
Patikalarda, o dikenli yollarda yürüdüm, esen bir rüzgarla,
Çok yoğun duygularla seni düşüne döşüne yürüdüm,
Sana daldım.seni yasadım, umutlarla seni bekledim,
Şiddetlenen rüzgarla başlayan yaz yağmuru,
Gök gürültüsü bir anda başka dünyalara alıp götürdü beni.
Yağmurun serinliği, ıslak toprak kokusu var ya
Harika bir duygu veriyordu bana,
Senin kokun, senin serinliğindi aslında his ettiğim,
Yüzlerce Şiir yazılır roman hikaye yazılır,
ben duygularımın milyonda birini bile anlatamadım yazamadım.
Yazamadığım anlatmadığım çok ama çok şey var yüreğimde
Yüreğimin derinliğinde,
Ne sen nede bir başkası bunu göremez his edemez.
Her şeyin içinde her yerde sen varsın,
Senin sevgin var, askın var, hasretin, var
Hep seni his ediyorum hep seni yaşıyorum,
Seni bekliyorum,bazen umutlu bazen umutsuz.
Çocukluğumu yaşarım eski günlerime giderim,
Islak tenimle vücuduma yapışan gömleğimle,
Güzel bir serinlik rahatlık ve duygu verir bana,
Bağbozumunu düşlerim,
Gelen yağmur ve fırtınalar da,bağ evine sığınırdık,
Ateş yakardık ıslanıp üşüyünce,
Kuzu güderdik kırlarda,
İlk baharda yağmurlar başlayınca kaçardık,
Mağaralara kayalıklara sığınırdık,
Akan ufacık derelerden korkardık,geçemezdik,
Çıkan gökkuşağıyla umut bulurduk sevinirdik,
ıslak çimenlere yayılırdık yeniden,akşamı beklerdik.
En sevgi dolu,
En yoğun,
En şefkat dolu duygular yasamak, ne güzel,
Hepsinde sen varsın,
Hepsinde seni yaşıyorum sevgilim,kır çiçeğim.
Ağaç dalında ıslak ve titreyen yavru bir kus,
Yuvasında annesini beklerken,
Acıyan yüreğimle seni his ettim,
Eve gitmeyen,tinerci çocuklar,
Sokak çocukları,parkta sabahlayan yuvasızlar,
Bunlar,bunlar yaşanırken mutlu olmak vicdansızlık değimli dir?
Çadırın içinde gözleme yapan çingene güzelini,
Sana benzetirdim ıslak saclarını
Ve parlayan yeşil gözlerini,
Sana dalmıştım o an biliyor mu sun.
Islanmayı sevdim yağmurda,
Belki umut aradım yağmur tanelerinde,
Bu tenha patika ve barınaksız yollarda,
Islandıkça uslanıyorum,ıslandıkça duygulanıyorum,
Seni his ediyorum tenimde ıslaklığımda..
Yollar bitsin istemiyorum,
Yağmur hiç dinmesin,
Bu çocukça saf ve sade yüreğim, bunu yaşasın,
Yasasın istiyorum.
Bırakın karışsın yağmura,bir vefasıza döktüğüm göz yaslarım,
Bırakın yaşasın çıkmazdaki ve tükenen umutlarını,
Bırakın teselli etsin bu aptal yürek sevsin sevmeyen yüreği
Sevsin nefret eden yüreği.
Bırakın yasasın bu deli yürek bu dinmeyen sevda.
(Diyarbakır-3-07-2006
Cemal MızrakKayıt Tarihi : 5.9.2006 10:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!