Adım adım Soluyorsun Çınarım
Suskunluğun hicranımdır yanarım!
Sanır mısın mazerete kanarım!?
Aşikârdır yansıtmasan da, her şey
Derinlere dalıyorsun Çınarım...
//Görkeminden kaybetmezsen de bir şey;
//Adım-adım soluyorsun Çınarım...
...
Köklerini sökemezsin, Sel'inle
Kıramazsın dallarını, Yel'inle!
Kaderini çizemezsin, elinle!
Dostlarını mahzun kılma, dilinle;
// Seni, sende gördüğümüz hâlinle,
// Nakşedil-din! Kalıyorsun Çınarım...
Pes etmek yok! Dayanıklı özün var
Daha nice söylenmemiş sözün var
Yaşanacak baharın var, yazın var
Çetin geçen mevsimlere nâzire;
// Mehtap gibi ışıldayan Yüzün var!
// Gücü, özden alıyorsun Çınarım...
Yıllar seni hırpalayıp yorsa da,
Sert rüzgârlar dallarını kırsa da,
Namert oklar yüreğinden vursa da,
Yıkılmaz-sın! Fıtratında yazı'n var!
// Belleklerde kitabe-sin, iz'in var!
// Kalbe huzur salıyorsun Çınarım..
Metanet Yazıcı
Metanet Yazıcı
Kayıt Tarihi : 13.2.2015 21:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Özünden sapmamak, her işin başı
Doğruyu görmez de, bakarsan şaşı
Mevlaya dönecek, yüzün kalır mı?
Çok etgileyici sözler yüreğine sağlık
Bu nasıl bir mevzuki bütün kapılar kapalı,bütün mevsimler geçip gitmiş her mevsim kışa her mevsim fırtınayla bezeli,ve üstelik bütün rahmet kapılarıda kapalı,yani ne medet ummacak bir müracaat makamı kalmış ne yeşerecek vadiler kalmış.
Artık bulut olacak takat kaybolmuş,ne yağmur olacaksın artık nede susuz toprlaklara yağacaksın,içinde fırtınalar kopsada bunu gösterecek mecalin kalmamış,öyleyse yağ-a-madığın dağlarda izin elbette olmayacaktır.
Güneş adeta ebedi uykuda gibi yani hiç doğmayacak artık,cemre desen ondanda sakın düşme bekleme,ateş küllenmiş bakın pusuda,kalbiyse ısıtmak artık imkansız gibi.
Öyle bir ümitsizlik haliki bu hal,kelimeler kifayetsiz ufuklar seni yutmaya meyilli,meram arzı ile yanan saz bile yok olmuş.
Bu öylece bir duruş değil aslında bu açmazların çareside mevcut amma velakin mağmeler gönül telinde inliyor,suskunluk adeta kaderin olmuş,tüm kilitler dilinde saklı işte bunu sökebilse insan sözüde tellere dökecek ama.bunu sökmek asıl mesele.
Böyle bir nahoş duyguların ayyuka kalktığı şiirde bütün ömrünü bir güle bakarak geçiren bülbülede rol biçmemek elbette olmazdı,bakın yine bülbül acı çekmekte gülün dalında ahuzar olmuş,bu ahuzar gülede mezar olmuş,eh tabiki doğmayan kalpte izida kalmaz insanın.
Artık başına gelen her hali kabullenmek gerekiyordur,artık halini sadece yüce HAK-ka arzetmek gereklidir,çünkü insan eğer çok sağlam bir iradeye sahip olmasaydı,bunca acıya, bunca eziyete, bunca yaşanamayan mutluluklara rağmen inadına mutlu -çoğu zaman yapmacıkta olsa-olmayı nasıl becerbilirdi.
Bundan sonra yaplıabilecek tek ve yegane şey tesadüfan bir mutluluğun size rastlamsı kalıyor elbette,hemde hiç bir sele,hiç bir yele kapılmadan başın dik duruşun vakur ve içindeki fırtınalar sezilmesin diye bir buruk tebessüm dudaklarında.
Metanet hanım her mısrasını okurken inanılmaz zevk aldığım zaman zamanda kendimle halleştiğim bu muhteşemm eseri yorumlarken bile oldukça zorlanan ben,eğer sürç-i lisan etmişsem affola.
Kelminiz daim ,sesiniz gür, ömürünüz bereketli, mutluluk gölgeniz ve ilhamınız bol olsun
TÜM YORUMLAR (8)