Gözyaşlarım dökülürken için için,
Derler bana “ Beş para etmez bu kadın için ağlaman niçin?”,
Anlamazsınız baylar, anlamazsınız.
Aşk adamına anlamlıdır.
Üçüncü şahıslar için yalnızca bir film.
Bekledim,
Gelmeyeceğini bilerek,
Yine de cılız bir umutla,
Saatlerce bekledim seni.
Onlarca insan girdi bu kapıdan,
Başımın üstünde ince ince yağan yağmur,
Yanı başımda ıslanmış toprağın güzel kokusu,
Sıkıntıları rahatlatan kuşların cıvıltısı,
Ve bunların ruhumun ateşini dindirmesini bekleyen ben.
Hafif esen rüzgarın tatlı serinliği,
Bir köy isterim,
Şırıl şırıl suları aksın kanalından.
Geçilmesin etraf çiçekten, böcekten.
Uzak olsun betondan.
İlkel olsun biraz da.
Zira modernlik artık iyi gelmiyor bu vücuda.
Güneşin ateşi mi kalır ey yarim,
İçimde yaktığın ateşin yanında.
Denizin hırçınlığı mı kalır ey yarim,
Kızmış gönlünün hırçınlığının yanında.
Kılıcın keskinliği mi kalır ey yarim,
Bakışlarının keskinliğinin yanında.
Ah ne güzeldir,
Sisli bir yağmur gecesinde düşlemek seni.
Yağmurun isyankarlığını kendime benzetmek,
Aşkımın isyankarlığına benzetmek,
Ve istemek,
Bulutların isyanlarından sonra olduğu gibi,
Bilmiyorum,
Hoşuna mı gidiyor yıkmak beni?
Yoksa sürekli bitti derken,
Tekrar umut vermenin ne olabilir nedeni?
Sorum sadece bir meraktır.
Gördüm ki başkasını seviyorsun,
Duysam belki umursamazdım.
Ama görmek…
Duyduklarını inkar edebilirsin.
Peki ya gördüklerin…
Kendini kendine nasıl inkar edeceksin ki?
Karanlıktan korkuyorum.
Halbuki çocuklar korkar karanlıktan.
Lakin benim korkum başka.
Ben senin yüzünden korkuyorum ışığın olmadığı zamanlardan.
Çünkü gittiğin geceyi hatırlatıyor bana.
Gecenin en karanlık vaktinde.
Duvarlar üzerime üzerime gelirken,
Ruhumun sıkıntısını alır kitaplar.
Hedefim yolunda tek başımayken,
Yoluma yoldaş olur kitaplar.
Zamanın geçmesini istediğimde,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!