Sen gittin, ben gelmem mi sandın
Ağlayınca göz yaşını silmem mi sandın
Sussan da çığlıklarını duymam mı sandın
Ah sevdiğim sen beni kim sandın
Sensiz benim bu dünyada yerim yoktur
Bugün söndü tüm ışıklar
Gökyüzünde yıldız bile yok
Sigaramın koruyla aydınlanıyorum
O da bitmesin diye peş peşe yakıyorum
Söndü tüm ışıklarım
Işıksızım
kardeşlik
etmeyin eylemeyin
ne gerek var kavgaya savaşa
verelim biz dünyayı çocuklarımıza
bakalım bir günde olsa kavgasız gürültüsüz dünyaya
mermiler yerine balonlar uçuşsun havada
Ayşe’nin elinden yeni düşmüş emziği
Ayakkabı delik, umutlar hep bitik
Peçete parasına haydari, akşam meze pedere
Elit(!) insanların gözünde, gereksiz bir haşere
15′inde gelin el kapılarına
cennet bahçesinden bin bir türlü çiçek getirdim
aldım tek tek hepsini kokladım
ne aradığımı buldum
ne de geçip giden bu zamana çare
cehennemin en derinine indim
ben seni iyi hatırlayacağım
senin tersine
hatırlayacağım
önceleri hiç çıkmayacaksın aklımdan
aynaya baksam seni hatırlayacağım
Kırk yıllık hatır
Sığar mı bi fincan kahveye
Fincan kırılır
Hatır ölür
Mutlu bir tabloya baktığında
Barış için savaş gerekmiş
Sevmek için terk edilmek gibi
Daha küçücükken oyuncak silahlı çocuk
Barışı nereden bilecek oynarken askercilik
Petrol için barış gerek
Bugün yazma vaktidir
Kalem yok, kağıt yok
Bilmem nasıl hatırlayacağım
E söylemiştim sana
Sen yoksan ben yok
Bir insan filizlendi topraktan
Yağmur geçti önce üstünden
Güneş doğdu tepenin ardından
Kış oldu ürktü yaşamından
Yalnız kaldı, korktu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!