(Harun Dilli Şaire)
Ateş baş baş düşüyor hurafe şehrine
Kül kül yaslanıyor fanusa ruhun
Asma yapraklarında patlıyor üzüm fişekleri
Ard arda karalanan bir resimde
Altın tepsisine aşkı kusarken
Sancısı tutan bebek anne doğuruyor
Hurma dallarına konuyor tuz mevsimi
Avucunda güneş takviminden bir gece
Denizin heyula fısıltıları
Melek arşivlerinden bir resmin
Nefesini kesiyor kan çıtırtıları
Kekik kokulu yağmurlar binmiş sırtına
Yetmişiki parça kaburgadan asasıyla
Yalın ayak bir ölü gibi örüyor yolları
Cellat bahçelerinde insan yangınları
Bakır kaplarda kalaysız gülüşler
Bir cımbız tek tek yoluyor kadınları
Vehimleri adımlıyor kaldırımları
Saçları örümceksiz magaralara düşüyor
Kartal yuvasına kesik başları
'Ay yalnız ikimizi çekiyor
Her günün çekim gününde'
Gök buluta mızrağını gizliyor avcı
Ay duvara sürtüyor yüzümü her gece
Bedevi ürkekliğinde uzuyor tırnaklarım
Katilimi rüzgar vururken bahçende
Serçeler kanadını kırmış yaprakların
Bütün güvercinleri boğmuş bir yağmur
........
Habersiz şehrin asil figüranlarıyız
Ay yalnız ikimizi çekse
Her günün çekim gününde
Keşke...
Kayıt Tarihi : 16.3.2006 00:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fatih Özkonyalı](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/03/16/yafta-2.jpg)
özgünlüğü ile başarılı bir çalışma .. tebrikledim kardeşim
Şairimiz,bir başka şaire göndermede bulunuyor,'Harun Dilli Şair'diyerek,kendisini de Musa'ya benzeterek
şiir,.Musa'nın etrafında ve yaşamında dönermiş gibi görünse de ,bu iki dostun paylaştığı özel duyguları kapsıyor..'Habersiz şehrin asil figüranlarıyız'
Harun dilli şair,Med-med-med diyerek ayın çekim gücünü vurgularken,belki de,'gel' çağrısını yapmakta.
Sevgili Fatih de bu çekimgücünde beraberliği paylaşıyor.
'Her günün çekim gününde '
ben bunu kendime göre şöyle yorumladım:aya benzetilenin,her gün çekilen özlemi ve beklentisi...
şiir imgeler bütününde anlaşılması zor gibi görünse de kulağa hoş gelen bir akışı var.
Avucunda güneş takviminden bir gece
Denizin heyula fısıltıları
Melek arşivlerinden bir resmin
Nefesini kesiyor kan çıtırtıları
Kekik kokulu yağmurlar binmiş sırtına
Yetmişiki parça kaburgadan asasıyla
Yalın ayak bir ölü gibi örüyor yolları
Hz.Musa zamanında mısırlıların bulduğu ilk güneş takvimi vardı.ve kavminin korkularını yaşıyordu.
kızıldenizin önünde korkmuştu bir an.Şair de arkadaşını aynen böyle görüyor .kadınların ,verdiği sıkıntılar da cabası.
kekik kokulu yağmurlar gibi,ferahlık vereceğini düşündüğümüz duygular,kaburgadan yaratıldığı rivayet edilen kadınlarla geçinme konusunda ,çaresiz ve umarsız görünüyor.
ben bu şiiri kendime göre yorumlarken umarım,hataya düşmemişimdir.
sevgilerle Fatih,gerçekten güzel bir şiir.Üzerinde oldukça kafa yorduğumu itiraf etmeliyim.
Katilimi rüzgar vururken bahçende
Serçeler kanadını kırmış yaprakların
Bütün güvercinleri boğmuş bir yağmur
Şiir dilin çok güzel Fatih..Az yazıyorsun ama ..........
Tebriklerimle
ne denirki (b)aşka... keşke
TÜM YORUMLAR (6)