Yabanda Olmasın Beklediğin Yer

Geliyorum,
Daha doğrusu gelmeye çalışıyorum,
Bekle beni.
Uzakta olmasın beklediğin yer gelemeyebilirim.
Gözden çok ıraksa bulamayabilirim.
Gizli bir mekan olmasın bulunduğun yer,
kaybolmayayım.
Engelde olmasın yollarında,
Düşmeyeyim şaşmayayım.
Yem etme beni kurda, kuşa,
Yabanda olmasın beklediğin yer.

Yol bilmem, iz bilmem aşkın yolunda,
Ben yabancısıyım buraların.
Benim pusulam yok,
Rotada çizemem çalkantılı denizlerde.
Konumum yok benim,
Ve habersizim senin konumundan,
Ne halde olduğundan haberim olmadığı gibi.

Geceleri Ay'a bakarım,
Bakabilirim yıldızlara,
Kayan yıldızların yönünde yol açarım kendime,
Kutup yıldızından yardım isterim sıkıştığımda,
Ama, karanlık bulutlar olmamalı gökyüzünde,
Bu zorlu yürüyüşümü örten.
Vahşi hayvanların sesi ürpertirken beni
Ve korku titretirken yüreğimi,
Bir baykuş yol gösterir bana,
Belki, bir Nur yırtar karanlıkları kim bilir.

Martı çığlıkları yönlendirir beni,
Martı gördüğümde:
-Hayat var derim denizin ilerisinde.
Uğur böceğine denk gelirsem,
Kaybolsam da karada ölüm yok bana,
Arılar, kelebekler, kuşlar varsa,
Sende varsın diye düşünürüm.
Belki, ağaçlar fısıldar bana yerini,
Yol vermeye pek niyetli olmasalar da.
Kuş sesleri canlılık katarken tabiatın sessizliğine,
Ve birazcık ferahlık salarken
Yüreğimin yangınına,
Kim bilir, belki de bulurum seni yabanın birinde.

Yaban da, yaban güllerini koklayanları bilemezsin.
Orda her şey yabandır bana sorarsan
Ve ben yabancıyım, yabana asırlardır,
İçimde bir korku var,
Seni bulamama korkusu.
Yem etme beni kurda, kuşa,
Yabanda olmasın beklediğin yer.
Gündüz, sıcağında yandım,
Gece soğuğunda üşüdüm.
Ve beklediğin yere gelemesem de
İnan, hep seni düşündüm.