Ya Rabbi Duâlarımızı Kabul Et

YA RABBİ DUALARIMIZI KABUL ET

Ya Fahr-i Kainat;
Miladı 571,
Rebiüllev 12’den beri;
Sen bizimle berabersin...
Sen hiç göçmedin dünyadan,
Hele Rebiüllev 12’de; Sübhanallah!
Yer ve gök gül doluyor;
Anlatamam...
Sevenlerin seni haykırıyor;
Susamam...
Şahlanıyor Salavatlar!
Dalgalanıyor Tevhid!
Arş-u Alayı titretiyor Ezanlar!
Eşhedü en lailahe illallah’tan sonra;
Düğümleniyor boğazlar,
Çözülüyor dizler,
Yığılıyoruz yerlere,
Kapanıyoruz secdelere...
Ya Rabbi!
Bizi Cemaline kavuştur...
Ya Rabbi!
Bizi Habibine kavuştur...
Anlatmak imkansızdır.
Sözler anlamlarını yitirmiş;
Gözler konuşuyor,
Gözyaşları konuşuyor,
Hıçkırıklar konuşuyor...
Felç olmuş bütün harfler,
Alfabeler iptal,
Heceler ölü...
Bir Sana kavuşma ümidi,
Bir amellerimizin korkusu!
Bu korku;
Bu korku yok mu?
Heyhaaat!
Ölümden beter bir korkudur bu!
Seni görememek,
Sana kavuşmamak,
Ya Resulullah;
İnan Sen ordasın diye cennete gelmek istiyorum,
Senin için yanıyor... Ağlıyorum.
Ve aynı aşkı şevkle göz yaşlarımı yutuyorum...
Kırmızı bir gül elimden tutuyor.
Bir kardeşin Naat’ı Şerif okuyor.
Biri Salatu selam getiriyor.
Bense halen ağlıyorum...
Bir kıvılcım düşüyor sinemin sol yanına,
İnşallah diyorum!
İnşallah Resulullah’la (s.a.v.) vuslat yakın diyorum!
Kabarıyor umutlarım,
Vız geliyor her şey,
Benim istediğim bir şey,
O’da Sensin Ya Resulullah!
Ölüm hoş geliyor bana ...
Gelsem diyorum Havz-u Kevser’in başına,
Kapansam ayaklarına,
Rabbi Celil’den izin istesem,
Ve izin alıp Seni asırlarca görsem,
Asırlarca hizmetçin olmak istesem,
Kitmir’in olmak istesem,
Bana kal der misin Ya Resulullah? ..
Ey Fahr-i Kainat!
Ey Güzeller Güzeli!
Bu ay;
Bu Rebiüllev bir bilsen;
Nasıl bir tadı var bu ayın!
Sağnak sağnak Rahmet yağıyor...
Sağnak sağnak gözler ağlıyor...
Islanıyor yanaklar,
Elbiseler,
Seccadeler...
Islanıyor geceler,
Gündüzler...
Bu satırlar mutluluktan bir katre bile değil!
Bırakta Senin için ağlayalım!
Medine gibi yanalım!
Ensar gibi Seni arayalım!
Ehl-i Beyt gibi çağlayalım!
Bilal gibi yerlere yığılalım!
Ya Rabbi!
Ya Zül Celal-i Vel İkram...
Bize, ihsanda buyur;
Buyur da, bizi O’na (s.a.v.) kavuştur! ..
Kusurlarımızı ört,
Günahlarımızı sildir,
Bizi Rahmetin olan yağmurlarınla yıka...
Arındır bizi cürümlerimizden,
Tertemiz eyle bizi...
Sen temizsin ve temizi sevensin.
Biz kendimizi kirlettik,
Sen Rahmetinle yıka bizi...
Bizden razı olarak canlarımızı al...
Bize Resulünle olmayı nasip et...
Bize Habibinle kalmayı nasip et...
Sen şahit ol ki;
Biz Resululalah’ı (s.a.v.) kavuştur...
Kavuştur YA RABBİ!
Ay üzerimize doğdu ve öylece kaldı;
Sana hamd ve şükürler olsun
YA RABBİ! ..

Lokman HAMİTOĞLU