Yüreğimde hüzün taht kurmuş
Yüzyılların hasretini yaşıyorum
Dilimde sevda türküleri
Gözlerimde duman duman buğu
Feryatlar mahkûm yüreğimde
Koyu veremiyorum özgürlüklerine
Yüreğimde isyan naraları yankılanıyor
Hasret bir değil ki hangi birine yanayım
Gözümden gönlümden bir ömür kayıp gidiyor…
Her sevda destanında ben varım
Kerem benim Ferhat, Mecnun ben
Çağlayıp coşan bir ruhum var
Çoruh benim Dicle, Fırat ben
Haksızlığa isyanın sesiyim
Köroğlu benim Hekimoğlu, Yörük Ali ben
Bunca ben arasında ben bende kayıbım…
Dağların zirvesinde pus var
Yüreğime kurulmuş binlerce pusu
Düşman kurşun atmıyor artık
Kanal kanal, site site zehir akıtıyor zehir
Dünya bir yalnızlar ordusu
Kimse kimseyi beğenmiyor
Hırs kaplamış gönülleri
Gözler paradan başka bir şey görmüyor
Gönle indirilmeyen Allah lafzı yeminlerde yankılanıyor
İnsan insanı Allah’la aldatıyor…
Ya Rab,
Gören duyan sensin
Ben bende aciz
Günahlarımı tartamıyor artık omuzlarım
Gaflet uykusunda kaldım
Ömrümün sonunda ancak uyandım
Tüm yokluğumla kapındayım, ben naçiz
Varlığında yok olmaya geldim
Kulluğuna kabul buyur
Kapatma kapını yüzüme
Bu kapı son umudum
Yoksa ne dünya kalır ne ahiret
Gazabından rahmetine sığınıyorum
Tüm günah ve hatalarımla kapındayım
Ruhumu tenimden soyunuyorum
Ya Rab ne olur beni affet…
© Seyyid Burhaneddin Kekeç
26 -12 – 2017
02 : 40
Kayıt Tarihi : 26.12.2017 04:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!