Ya/NAR Şiiri - Hikmet Çiftçi 2

Hikmet Çiftçi 2
76

ŞİİR


37

TAKİPÇİ

Ya/NAR

Sarhoştum.
Kalan tek damla gözyaşımı
sevdalara büründürüp sana akmıştım.
Sarhoştum…
Ar’ımı çatlatmıştım.
Sevdalanmış nar tanelerinin kanayan dağılışıyla
aşkıma ağlamıştım…
Yüreğim tane tane dökülmüş,
hiçbirini tutamamıştım.

Yanmıştım…
Yanlıştım…
Yanılmıştım…
Altı çizilesi ümidine kapılmıştım.
Sormaya gerek duymamıştım….

Sarhoş ve yanmış…
Söyleneni ne duyar, ne anlardım.
Esrikliğim sevdadan belaymış
Anlamıştım…

Bildiğim sen değildin
Çizdiğim sen değildin
Sildiğim de sen değildin.

Hangi harflerle yazıldın yüreğime
Hangi çizgilerle büründün resmime
Hangi şiirlerle düştün ellerime

Koskoca bir acabaydın
Belki bir çabaydın…

27.02.2011

Hikmet Çiftçi 2
Kayıt Tarihi : 28.3.2011 00:31:00
Hikayesi:


Şairlerin sultanına...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    Altı çizilesi ümitlere kapılırken yanmışlık, yanılmışlık, yanlışlıklar da yaşanır. Bilinen, silinen, üstü çizilenler de yanlışlıklara eklenir. Sonuçta çabalar bir hiç olan acabalara dönüşür. Aşk yanmaktır der Hz. Mevlana, yanmıyorsan kanatsız kuşa benzersin... Günün şiiri olarak tekrar okumaktan mutlu oldum. Tebrik eder, başarılarınızın devamını dilerim.

    Cevap Yaz
  • Gül Başpınar
    Gül Başpınar

    Ey sevgili;
    Yangın mıydı, buzul muydu,
    Sesinin tenimde yaktığı?
    Yer ve gök arasında,
    Yaşanmamış her ne varsa,
    Senden mi kaldı, bunların hepsi bana?

    Değil sevgili, inan değil!
    Sadece ve sadece,
    Bir kalem, bir kâğıt ve
    Sessiz kelimelerden ibaret bir hayat işte,
    Senden bana kalan!

    Sonunda anladım ki;
    Neyi geç yaşadığımı sandıysam,
    Vaktiymiş çekip gitmenin,
    Vakitliymiş gidişin!

    Peki, eksik olan neydi bende?
    Hep yerimde kalmam mı?
    Peki ya, fazla gelen neydi bana?
    Geri dönemeyişlerim mi?

    Söyle;
    Bu kadar mı güçlüydüm,
    Bu kadar mı büyüktüm gözünde?
    Unuttuğun tek şey midir, bir çocuk olduğum?
    Ve inatla büyümeyip, ellerine kaldığım…

    Ey yüreğimin nazlı sızısı,
    Dayanılmaz öfke nöbetlerime kanma sakın,
    Ben nedense, hep kendimi kandırırım...
    Yoksa ben,
    Nasıl kahramanı olurdum,
    Tüm yitik öykülerin?

    Bakma sen,
    Boyumdan büyük kelimelerime,
    Bakma işte!
    Bilsen, öyle küçüğüm ki,
    Kendi gözyaşlarım bile sığmaz benim,
    Kendi avuçlarıma…

    Eğer bir gün,
    Sığdırırsam gözyaşlarımı avuçlarıma,
    Beni kimler anlayacak?
    Söyle;
    Kim alacak eline,
    Yüreğimde sakladıklarımı?

    Ya sonra?
    Ya sonra?
    Sonrası yok işte!

    Soruları çok,
    Cevapları yok,
    Bir aşk kırıntılarına dönüşeceğiz…
    Biz;
    Yalnızca biz bizi yakalayabilecekken,
    Hep biz kaçmışız bizden…

    İşte bu yüzden,
    Nice yüzü yok saydım ben!
    İşte bu yüzden,
    Tanıdık çıkamadım, çokça yüzle ben!
    İşte hep bu yüzden,
    Tükene tükene,
    Tüketmeye çalışıyorum yolları…

    Hala senin ruhundan yankılanan o sese
    Tutuldum,
    Tutunmak istedim belki de…
    Belki de hep bu yüzden kaçtım,
    Gölgelerden ve kendimden…

    Söyler misin?
    Neydi o içine girip de,
    Dokunamadığım,
    Tutamadığım…
    Nedendi,
    Çözülmezliği sırrının?

    Tek bir cümle geliyor aklıma;
    Seni kendimde, kendimi sende saklamalıydım!

    Takvimlere inat,
    Zamansız zamanların devrinde,
    Yargılardan, kaygılardan uzak
    Sorgusuzca yaşamalıydım seni…

    Sadece sevmeliydim seni,
    Sözlerden, yeminlerden öte!
    Senin rüzgârına kapılmalı,
    Savrulmalıydı saçlarım,
    Senin her bir rengine…

    Oysa biz,
    Bizde el değmemiş,
    Bize ağladık,
    Korktuk!
    Bilmiyorum ki, neden
    İçimizde gülümseyip duran o küçük çocuğa,
    Hep ardımızı döndük biz?

    Bak işte, yine yağmur başladı!
    İnan, tüm ıslaklığımın nedeni
    Bu yağmurlar…

    Yine bir çılgınlık yapıp,
    Az sonra
    Sende kalan çocukluğumu çıkartacağım
    Sandıktan…
    Giyeceğim üstüme,
    Yağmurluk misali
    Hiçbir karanlığa aldırmadan
    Çıkıp sokağa
    Koşacağım…
    Koşacağım…
    Koşacağım…
    Nefesim kesilene,
    Dizlerimin bağı çözülene,
    Tüm aşk sözlerin tükenene kadar
    Durmasın,
    Yağsın, yağmalasın dursun yağmur!
    O son umudumu yüklediğim
    Son kâğıttan gemimi de
    Alsın götürsün yağmur!
    Alsın götürsün gözyaşlarımı da, ince ince
    Tüm hüzünlere inat!
    Durma yağmur, durma!
    Bu kez, en uzağa olsun gidişimiz yağmur! 15.9.’07






    Bunca zaman bastırılmış, kendimizle olan kavgalarımız, yazgımızın gerçekliğinde, ayılır mı acaba bu sarhoşluktan?
    Bu soruya cevabımız da, sanırım hep muamma kalacak…

    Kaleminin gölgesini seviyorum… Ömrüne, o güzel yüreğine bereket üstat!

    Gün, senin günün…
    Söz, senin sözün…
    Nicelerine inşaAllah…

    Her daim;
    Sevgim, saygım ve fiddareyn saadetler duamla…

    Cevap Yaz
  • Safure Yıldırım
    Safure Yıldırım

    Tebrikler günün şiirine..saygılar

    Cevap Yaz
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Bu muhteşem şiiri daha önce fark etmemem büyük kayıp. Bu gün giydiği tacı alnının teri ile hak etmiş bir şiir.

    Hangi harflerle yazıldın yüreğime
    Hangi çizgilerle büründün resmime
    Hangi şiirlerle düştün ellerime

    Koskoca bir acabaydın
    Belki bir çabaydın…

    Öylesine içten, akıcı ve duru bir şiir dili ki. Okuru hemen sarıveriyor usulca. Çıkasınız gelmiyor şiirden. Kutlarım içtenlikle öğretmenim... Nicelerine....

    Cevap Yaz
  • Nermin Seyratlı
    Nermin Seyratlı

    Harika bir şiir. Çok yakışmış bulunduğu yere...

    "Günün Şiiri"ni ve "Günün Şairi" Hikmet Çiftçi Beyi yürekten kutluyorum. Nicelerine...

    Selam ve saygılarımla.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (23)

Hikmet Çiftçi 2