İksirler içirdin ekseriyetlerime. Tesiri olmayan teslim oluşlarıma içirdin ölümsüzlüğü.
Sende biriktirmiş aşkımın suları.Temiz bir sevda yaşıyorum, temyiz edilmiş hasretlerinden, hasetlerinden, hesaplarından uzak.
Gitmeler sürdüm aşkın damlayan gözlerinden.Gözlerin gidenlerin gözüne benzemiyordu.Sen kendimden gitmek için ara verdin dünyama.
Yıllar erimiş senle, beyazlarımın müellifi olmuşsun.Yazılmışsın saç ve sakallarımın telinde. Beyazların senin, siyahlarım benim.
-Dökülenler,kesilenler aşktan sayılmaz.
-Yankısını düşlerime sunan , Suna yüzünden haber yok.Türküsüz bir sevdanın bam telinde erimek kolay mı sandın.
Tüketilmiş onca duygunun sonrasında tutkunun izlerinde izlek beklemek doğru mu ki?
-Alev gibi kendi mecralarını sunan sahipsiz ruhların sahilinde kalma.
İçsel birikintilerin iç ırmağına kurduğum sevi barajımın kapağını aştım.Bütün güzelleri s’el aldı.Ben senin kayalarına çarpıla çarpıla yılları erittim.
Geçmişin savarında geçmemişleri yaylaya çıkaran senin güzel dünyan. Oysa, kırları sevdirdin Çan’kırı kırıklarını can içinde saklarken.
-Eskimiş bir algı defterindesin.Önyargıların yargıç.Değişmez dediğin benden haberin yok.Zaaflarımın karakışı bitmez sandın.
-Bir insan değişmek, pişman olmak, affedilmek, kendi çeki düzen vermek üzere sistemsel bir bağa ulanmıştır.
-Değişmenin mengenicisiyim, ruhumda erinçler tüter,beni isimsiz güncelerin sahiline ulaştırır bağrında yaşattıkların.
Faylarını içsel kriz y’amacına sunan öylesi kalışların can aynası değilim.Ayna kırıcılığım,can kırıkçılığım kadar aynı kefeyi doldurur; ancak ben şimdi kendime şimendifer taşıyan uslanma makinistiyim.
-Yollar var, yıllara yollar öğreten
Yıllar var, yollara yıl eken
-Aşklar var, aşkımıza yol ve yıl biçen
Ömür var, senle uzarken, sensiz kısalan
-Doyumsuz halin Mecnun’u gibi kent içinde çöl değil, kent içre aşklar sunan sen yüzlü, sevgi merciyim.
-Yumaklarının sıcaklığında kendime ait dünler gördüm.Karışmış bir gelecek geldi gözlerimin önüne.
Bir bebek arabası her şeyin özetini sunuyor Mislina.
-Sonuçsuz bir sınavın sonucu açıklandı.Bu kadar net sevmekle seni kazanacağım belliydi.Şimdi sen okulunda boş geçen benlik derslerine çözüm sunmalısın.
-Dilsiz çabalarımın çapası bitti.Ürün vermeli kavuşmak.Sen meyvelere isimsiz aşklar olurken, şimdi hasılat rekoru kıran bu senli yarınların yanık bağrından nasıl gideceğim.
-Yalvarışlar varmış sana.Ki varamadığın hangi durağın durağan adıyım.İçimde, önümde, özümde nitel sıfatların ağlarken ben başka güzellerin işvelerine işaretlenmiş adıl olamam.
-Sen bütün aşkların adısın.Seni yerini tutan adıl güzelin cümlesinde öpücük sorusu olamam.
-Kim öptü seni? Bu sorunun cevabında eriyen bağıllarım var.
Bu yüzden kırılmışlıkların kırışığına karışmış yüzsüzlüğün atlasında renkli düşlerimi al sıcak çantana.
Bir öfke sersemliği yamalama sosyal sayfamın algısına.Zihnin yorgun kaşifiyim. Çok sesli kaçışların sesiyim.
-Her saza, söze,kıza gelmez mecramın yaşanırlığı.
Damla denizinde yürek gemimdeyim.Kamaramda yüreğinde kalanlar.İçsel dalgalarla sallana salana gidiyorum kendime.
-Bu beyin ne kadar yüksek,çık çık bitmiyor.Bu kalbin ne kadar derin , indikçe başka derinliklere kapı oluyor.
Kapanmış kapılar sorularla açılıyor.
-Aşk içinde para mı? Yoksa aşkın için paralanmak mı?
Kalbim kapalı cevap verdim.
-Kapı açıldı, sana benzeyen bir peri gördüm.Hemen sarılacaktım, kolları açıktı; ama senin kolların acıları taşıyordu,açık olamazdı diye onu geçtim.Sonrasızlığın sızıları arasında benlik arası bir vadiye geldim.
-Üst Kimlik:
-Üstsüz girmelisin bu kapıdan dedi.
Ben:
-Yıllardır üst kimliğimle,onsuz üstsüz gezdim.Ki üstümde onun dışında başka sevgi yok.Korkmayın, ona geldim, onun çok kapalı ,çok yaralı dünyasını giydirmeye geldim, sevgimle, bağlanışımla, bir ömrü yoluna verişimle ,sadakatimle, ölümsüz sevdamla.
-Aşk Kemiği:
-Eti de ettiği de çektiği de senin.
-Hissetmedin, bu zavallının gün geçtikçe eriyişlerini.
Ölgün keşkelerini duvarıma yazmalıydın. Zaman tünelinde geçmeliydi zamansız gidişlerinin fotoğrafları.Saçlarını yine ilk tanıştığımız gün gibi boyatmışsın.
-İlk güne düşkünlüğümü kanatmak için mi yoksa, ilk günleri silip kendine yeni bir mazi seçmek için mi?
-Mazi dedim geleceğin benim çünkü Mislina.
Kayıt Tarihi : 30.7.2012 18:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hayrettin Taylan](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/07/30/ya-hayatsin-ya-ask-ya-da-kadersin-mislina.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!