Ya gel, gönl-ü ahzân’ımı rahmet-i pür-âb eyle;
Ya git, şu bağrı yanığı ardınca türâb eyle.
Ya gel, bu dîvâne aşkın vuslatına uyansın;
Ya git, o Leyli endamı hayâl-ü serâb eyle.
Ya gel, ıslak gözlerime ser-i zülfün dökülsün;
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman