Dünya konuşuyor;
Ey benim hoyrat insanlarım,
Göz pınarlarım kurudu,
Ölüyorum günbegün güzel evlatlarım...
Sizleri ben doğurdum,
Sırtımda, güzel bedenimde taşıdım;
Binlerce yıl boyunca...
Yoruldum,
Bir adım,
İki adım,
Üç adım geldim sizlere,
Hatta daha da fazla;
İsterseniz daha da gelirim,
Bir on adım daha...
Ama sizler,
Bir adım,
İki adım,
Üç adım,
Hatta daha da fazla;
Bir on adım daha
Uzaklaştıkça, uzaklaştınız,
Karnı burnunda ve yaşama gebe
Toprak ananıza...
Yabancılaştınız, aslınıza, kendinize.
Asalaksınız, bencilsiniz, barbarsınız,
Düşünen,
En acımasız tek hayvansınız evlatlarım...
Yaşamı ve birbirinizi öldürürken,
Beni de her gün öldürürsünüz...
Benzim-betim-dünyam soldu,
Ya kendinize dönün,
Ya da evreni durdurun;
Sizleri sırtımdan atıp,
Ben ineceğim...
Kayıt Tarihi : 12.3.2009 18:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ne yapsın etmediğimiz kötülük kalmadı ki. Geç bile kaldı bizi sırtından atmaya. Sallana, sallana bir hal oldu zaten. Hocam çok güzel bir konuyu işlemişsiniz kutlarım yüreğinizi. Tam puanımla saygılar sunuyorum...
Ne toprağa bakmaya takatim kaldı,ne suya,ne de havaya...
Bambaşka bir şiir bu,nasıl olduğunu anlatmaya kelime bulma acizliğindeyim.
Sağ ve sağlıklı olasınız,
Saygılarımla,
TÜM YORUMLAR (3)