Damardan girmiştim konuya
“Ya ben, ya o”
gülümsemiştin
“Karar vermek zor” demiştin.
Kapıyı çarparak çıkmıştım evden
Arkama bakmadan
Ayrılmıştım kentten.
Yıllar geçti ve anladım ki
Seni, yüreğimde götürmüşüm
Nereye gidersem.
Çok sonra duydum ki evlenmişsin
Yüzünde sis varmış gibi duvaktan bile koyu
Düğününde ağlamışsın
“hem ağlarım hem giderim” demişler
pişmanlık dağlarının yüreğini ezdiğini görememişler.
O değilmiş evlendiğin
O aşkıma tercih ettiğin
Kardeşinmiş senin
Söylememişsin,
“seven şüphe etmez” demişsin.
Bilememişsin işte
Seven kudurur kıskançlıktan
Göz gözü görmez aşığın yüreğinde
Yanar fırıncı küreğinde köz gibi.
Dönülmez bir söz gibi yüreğimdesin hala
Unutulmaz pişmanlıkların pençesindeyim
Sen nerdesin,
Ben, nerdeyim?
Umudun adı bile yok vuslatın defterinde
Yaşadığım parıltılı gözlerinde
Sis olmuşum haberim yok!
Bir kuytudayım şimdi
Gün sızmıyor perdelerime
Sıcaklığı özleyen buz gibiyim
Örselenmiş duyguların eşiğinde
Ecel ninnisinin beşiğinde
Sorulara cevap oluyor pişmanlık.
Gülümsesem bile bir anlık.
Gerçek değil
Yaşadığım bile, hayalde sensiz.
Neyse, bir zamandı geçti
Kaderimizdi ayrılığın türküsü
İçimde ölüm korkusu
Seni düşünüyorum içimde yine
Hayat bu, biter, başlar
Hızlılar yavaşlar
Durdurulamayan
“zaman”,
“hayatta, ölümden başkası yalan.”
Bayram Leventoğlu
21.4.2000 Samsun
Kayıt Tarihi : 7.10.2024 15:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hikaye
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!