Y Adı Özgürlük Olan ''Mezopotamya''

Ersan Demir
34

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Y Adı Özgürlük Olan ''Mezopotamya''

Bir yanım acılar içinde ürpertilere gebe, diğer yanım isyan ateşlerinde kavruk bir köz parçası... yine de en olağan sızılar içinde dikmeliydim gözlerimi özlemler ile; adı özgürlük olana. Yüreğim avuçlarımda dikenler içinde uçurum kıyalarında acılara batarken, en büyük inançlara koştuğum sana... yine de en derin düşlerden bir şeyler uyandırırdı hislerimi. telaşsız bir geç kalmışlığın pişmanlığında çırpınıp yok olmayı bekleyen geçmiş bir ömrün son demindeyim sanki. oysa ne çok isterdim çorak toprakların en tepesinde, umudumun şafağında seni gün doğumlarıyla birlikte düşlemeyi. Sonra en masum gülüşüne vurularak öylece olduğum yere yığılıp kalmak isterdim, kaç yerimden yara aldığımı bile umursamadan gözlerimi dikmek isterim, adı özgürlük olana (sana) Masum bir çocuğun düşlerinde bıraktığım sevdamı, adını anmak bile suçtu benim dilimde. suskun haykırışlar biriktirirdim. bazen gök yüzünde uçurttuğum bir uçurtmanın kanadına saklardım düşlerimi; kimse bilmesin diye. bazen ise yerin yedi kat dibine gömerdim. utanırdım da. hatta kaçardım. yanımda taşımaya cesaret edemediğim hayallerimi birilerine ödünç vermek isterdim, sonra utanırdım kendimden. riyakar dillerin fesat gülüşmeleri en derin sükutumda bile beni dizginsiz bir öfkeyle haykırmaya mecbur bırakırdı. ağırlaşan dilimi kötü sözlerden, küfürlerden arındırıp saklardım, susardım sonra. yapmacık bir kahkahayla kulaklarıma varırdı bir an, kaç zamandır kenetli kalan ağzım. amacım vardı; bu kadar basit vazgeçemez, bu kadar adiyane bir oyuna gelip söndüremezdim. çünkü ben sözlerimi çok dikmiş olurdum adı özgürlük olana… çekerdim içime dağ çiçeklerinin o eşsiz esanslarını, dönerdim sonra gökyüzüne... kilometrelerce ötede gök kuşağına... renklerini saymaya koyulurdum.. sonra irkilir kendime gelir, hayretler içinde kalırdım; gök kuşağının beyaz rengi nerde diye sorardım kendi kendime. Gök yüzü de mi kirletildi hainlerce? ama ne mevsim yaz ne de aylardan ağustostu. baharın ilk günlerinde kim çaldı gök kuşağının beyaz rengini? kırmızı duruyor tüm göz alıcılığıyla, sarı da orda işte. insan teninin biraz koyu kıvamında... yeşili, moru turuncusu da var. nerede bu beyaz, nerede ak güvercinim, nerede adı özgürlük olanım, nerede? dizlerimin üstüne çöküp beddualar etmek geçti içimden. çekip tutsak etmek isterdim derinlere, insan oğlunun bu doğaya hakimiyetini. herkesi eşit, özgür kılmak isterdim. benim gibi; diğer halkların da karındaş gibi yaşamalarını sağlardım…. Gözlerine sinmişti oysa, puslu bir yarın. Çelişkiler, çıkarlar ve öncelikler diye sıralanmıştı. adına zaaf dediğimiz ne varsa iç içe geçmiş, beni bir bir girdabın içine mahkum etmişçesine pus kaplamışı gözlerimi. yine gözlerim dikili kalmıştı adı özgürlük olana... Yine de en olağan özlemlerim En uçurum acılara batarken En büyük inançlara uyanırdı hislerim Umudumun şafağında… Sonra en masum gülüşüne vurulurdum Masum bir çocuğun. Kulaklarıma varırdı bir an Kaç zamandır kenetli kalan ağzım Çekerdim içime kokusunu… Çeker tutsak etmek isterdim derinlere Gözlerine sinmiş tutsaklığa dair acıyı Cezbederdi masumluğuyla çocuk beni Umurumda değildi etrafımı saran insanlar. Çünkü onlar etrafımı sardıklarında Ben gözlerimi çoktan dikmiş olurdum Adı özgürlük olana sana...

24/02/2012

Ersan Demir
Kayıt Tarihi : 24.2.2012 14:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Ben gözlerimi çoktan dikmiş olurdum Adı özgürlük olana sana...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nehir Deniz
    Nehir Deniz

    Bu bir şiir değil makale olmuş...Sade ve akıcı duygular güzel ifadeleri bulmuş...Tek kusur pargraflara bölünmemesi. Bunu dikkate almanı tavsiye ediyorum...

    Cevap Yaz
  • Nurdan Aziz
    Nurdan Aziz

    'oysa ne çok isterdim çorak toprakların en tepesinde, umudumun şafağında seni gün doğumlarıyla birlikte düşlemeyi.' tebrik ederim sizi.. yüreğinize sağlık gerçekten kendini okutan bir yazı olmuş..

    Cevap Yaz
  • Şerafettin Muş
    Şerafettin Muş

    munzur gibi kan akarkenn yürekler
    katliamdan mdet umar korkaklar
    kan fıçkıran bu topraklarda doğanlar
    acı dolu hüzün dolu dert dolu

    yüreği büyük olan kalemi saygın şairimin yüreğini saygıyla selamlıyorum kalemin daim olsun hocam

    Cevap Yaz
  • Sunay Sevim
    Sunay Sevim

    Yine de en olağan özlemlerim En uçurum acılara batarken En büyük inançlara uyanırdı hislerim Umudumun şafağında… Sonra en masum gülüşüne vurulurdum Masum bir çocuğun. Kulaklarıma varırdı bir an Kaç zamandır kenetli kalan ağzım Çekerdim içime kokusunu… Çeker tutsak etmek isterdim derinlere Gözlerine sinmiş tutsaklığa dair acıyı Cezbederdi masumluğuyla çocuk beni Umurumda değildi etrafımı saran insanlar. Çünkü onlar etrafımı sardıklarında Ben gözlerimi çoktan dikmiş olurdum Adı özgürlük olana sana...

    bu dizeler emek ister cesaret ister sadece şiir değil nesir de yazabildiğinin en büyük kanıtı olacak bu yazı süper bir kurgu güzel bir anlatım

    Cevap Yaz
  • İbrahim Halil Demir
    İbrahim Halil Demir

    Sevgili saygı değer çok kıymetli Ersan bey kardeşim bitmesini hiç istemediğim kadar akıcı ve o kadar da her cümlesi birbirinden manidar Aslında yerinde olsam bunun 2.bölümünü de yazardım Eline yüreğine sağlık.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (11)

Ersan Demir