Gökyüzü kutsarken özlemini
Çaresiz bir ayrılık
Aklım prangaya asılı
Yüzümde hüznün görülmemiş fasılı
Yollara dökülmüş kuru yapraklar
Kaldırımda geceye küsmüş ay ışığı
Ve biz Ayrıldık…
Oysa koşacaktık mutlu yarınlara
Yüreklerimiz öpüşürken
Bedenlerimiz ölümsüzleşecekti
Sevişecektik gözlerimizle
Aşka bakire yüreğin
Aşka yelken açtığında
Sen, şen kahkahalar atarken
Ben çoğaltacaktım sevgimizi
Zor olmamalıydı sevmek sevilmek
Şu yalan dünyada
Tabulara inandık!
Belki mutluluktan korktuk
Başaramadık!
Şimdi yüreğimde bir hüzün
Yanında, bana gülen gül yüzün
Unutulmuyor, yaşanacakken
Benden esirgediğin bir gülüşün
Hepsini, her şeyi unuttum
Bütün sözlerini attım aklımdan
Bende kalan,
Yüreğime çivi gibi çaktığın,
Sevdamı giyotine koyan o son sözün
Yıkılmak nedir bilir misin ey yar?
Sevda vurgunu yemediysen nereden bileceksin
Kalkmak istersin de neden kalkacağını bilemezsin
Sensiz yaşanacak bir hayat için mi?
Gece, gündüze,
Gündüz, geceye vurgun
Dün kayıp, yarınlar harapsa
Ben güneş olsam sen ay
Bir yanın hep karanlıkta kör kuyu
Ferhat olup deleydim dağları, varaydım Şirin’e
Tutmalıydım ellerini hiç bırakmadan
Çöllere meydan okuyup koşardım yanına
Ben Mecnuna, sen Leylaya nispettik
Olmadı, olduramadım
Sevda tanımamış yüreğine
Aşk ekip büyütemedim
Oysa ne zordur vuslat beklerken
Vuslatsızlığa sürgün olmak.
Kayıt Tarihi : 23.2.2023 19:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!