Bir bayram günüydü bugün
Yüreklere ateşin düştüğü gün
Çifte bayram yaptı askerim bugün
Vuslata erdiğin gün bugün
Ateş düştüğü yeri yakar san ma! !
vatan, millet, sakarya
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
duyarlı yüreğini ve yazan kalemini kutluyorum.selam ve dua ile.
bu vatan ancak uğrunda ölenlere kalır dostum.
şehitlerin üzerinden paye edinmek isteyenler layık oldukları yere gömülecektir. yüreğin ferah olsun.
kutlarım yüreğine sağlık.
İsmail Sabancalı
Akif’in dediği gibi; Yurdumun üstünde tüten en son ocak kalsa da bu şanlı bayrak dalgalanacaktır.
Hiç kimse de bu şehhid kanlarıyla sulanmış aziz topraklardan bir çakıl taşı bile alamayacaktır.Şehhidlerimizin ruhları şad olsun.
Kahraman yüreğinizi ve şiirinizi tebrik ediyorum.
Selamlar,saygılar. Osman AVCI
Sevgili Ramazan Bey,
Bu anlamlı ve güzel şiirinizin nezdinde Aziz Vatanın Aziz Şehitlerini rahmetle anıyorum. Dilerim bu son acımız olmuş olsun. Vatan evlatları arasına nifak tohumu ekmeye çalışan zihniyete lanet olsun diyorum. Paylaşımınıza ve duyarlı yüreğinize teşekkür ederim.Saygı ve sevgilerimle baki selam.
Analar bacılar hep burada
karşılar seni albayraklı tabutta
intikamın alınacak sen görmesende
vuslata erdiğin gün bugün
COŞKUN YÜREĞİNİZE MİLYONLARCA ALKIŞ GÖNDERİYORUM ÜSTAD.HİSSİYAT ÖN SAFTA DURMUŞ.BAŞARILI VE TEKDİRE ŞAYAN BİR ÇALIŞMA.TEBRİKLERİMLE
Duyarlı yüreğinizin milli duygularının kabaran denizine bir damla da olsa şiirinizi kutlar başarılarınızın devamını dilerim.Sevgilerimle esen kalınız.Erdoğan Vural
duyarlılığınıza tebrikler, kolay gelsin
Askerim düştüğün yerin sanma! !
İte puşta kalmaz korkma
Daha önce de geldi şerefsizler buraya
Vuslata erdiğin gün bügün
Hocam harika bir şiir, o güzel duyarlı yüreğinizi kutlarım, Vatanımız uğruna herşeyimiz feda olsun.
tam puan.Saygılarımla.- Berkay Kur.
Duyarlı yuregınıze saglık ALLAH razı olsun herkes meslegı ıcabı elınden gelenı vatan mıllet ıcın koymalı kımı parası ıle kımı canı ıle kımı şiirlerı ıle ınsanları coşturarark kımı turkulerı ıle velhasılı bu vatan ıcın yapılmayacak şey yokdur sagol canım benım
selami
Şehitlik, Allah katında peygamberlikten sonra en yüksek mertebedir. Peygamberlerden sonra derecesi en yüksek olan şehitlerdir. Şehitler, Allahü teâlânın sevgili kullarıdır. Cennette, onlar için sonsuz nîmetler hazırlanmıştır. Îmânla ölen ve Cennet’e giren bir kimse, dünyâya tekrar gelmek istemez. Fakat şehitler böyle değildir. Onlar, tekrar dirilmek ve tekrar şehit olmak arzu ederler. Bu arzuları, şehitlik mertebesinin Cennet nîmetlerinden daha tatlı, daha zevkli olmasındandır. Şehitlerin, Cennet nîmetlerine kavuştukları vakit; “Ey Rabbimiz, biz senin yolunda tekrar şehit olmak için dünyâya döndürülüp öldürülmeyi istiyoruz.” diyerek, Allahü teâlâya yalvaracaklarını Peygamber efendimiz haber vermektedir.MEVLAM RAHMET EYLESİN
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta