Issızlığında saklanan gölge, dolaşır virane,
feleğin puslu yollarında,
karayanık baykuşun ninnisi, eşlik eder ona,
şeb-i yelda gecelerde..
Bilinmeyenin korkusu,çepeçevre sarar,
saç örgüsü olmuş hayallerini..
Özlemin esintisiyle sönen,
mumun ince alevi,bir parça aydınlatırken,
simsiyah yüreğinin,balçıklarını..
Kalmayan umutların son deminde,
sadece gecenin gözleri,duyabilir,
yakaran duaları..
Tan vakti kıvrılırken,huzursuz uykulara,
sukutu hayaller içinde,
dikenli yorganlar sarmalar,
bedenini,bir şevkle..
Izdırabın yorgun elleri,okşar,
tebessümünün gözyaşlarını,
kavuşturur,vuslatına merhametle..
Karayanık baykuşun böylece biter,
ninnisi, en sonunda nihaventle..
Yalnız gelenin,yalnız gitmektir, kaderi,
ne yapsa boş, ne çare..
Kayıt Tarihi : 15.10.2006 18:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
